Yaşasın Cumhuriyet!
Ülkemiz geçmişi için çok önemli bir yeri olan 29 Ekim, yıkılmış bir imparatorluktan Cumhuriyetin doğuşuna tanıklık eden bir tarihtir. Kanla, canla ve terle yazılmış bir tarihin olağanüstü imzasıdır. Tabi ki bu süreç, bu destansı tarihi yazmak o kadar kolay olmamıştır.
29 Ekim 1923.
O günün bayramını kutluyorum. Coşkuyla, heyecanla kutluyorum.
“Atatürk Cumhuriyeti”nin bayramını kutluyorum.
Kutsal olan “Kurtuluş Savaşımızı” kutluyorum.
Dünya devletlerini yenişimizi kutluyorum.
Cumhuriyetimizin “bağımsızlığını” kutluyorum.
Cumhuriyetimizin “laik değeri”ni kutluyorum.
Sarayın kapalı iradesinin Büyük Millet Meclisi eliyle halkın açık iradesine devredilmesini kutluyorum.
“Hayatta en hakiki mürşit ilimdir” diyen aydınlanma önderi Mustafa Kemal Atatürk’ü kutluyorum.
29 Ekim 1923 kanla, terle, azimle, sebatla kazanılmıştır.
29 Ekim, ilkinden kaç yüz yıl sonra yine Atatürk Cumhuriyeti olarak kutlanacaktır.
Ne bedel ödenirse ödensin.
Mutlaka…