UN’A GELEN ZAM, EKMEKTE SABİT KALDI

1997 yılından beri Bursa’da fırıncılık yapan Duman Ailesi; Ali Duman ve kardeşi Şener Duman ile ortaklaşa işlettiği gerçek bir aile samimiyetiyle çalıştıkları “Dadaş Ekmek Teknesi” fırınında oğulları; Mustafa Duman, Yusuf Duman, kızları ise; Sevda Duman ve Sema Duman babadan gelen mesleklerine sahip çıkıp onlarla birlikte fırıncılık mesleğini yapıyorlar.

MELİKE TİMUR

Atatürk Üniversitesi Psikolojik danışmanlık ve rehberlikbölümü 2019 mezunu olan fakat baba mesleğine keyifle ve severek devam eden Mustafa Duman ile Kent Bursa Gazetesi olarak fırıncılığın avantaj ve dezavantajlarını, ne gibi düzenlemeler yapılabileceği  ve bir fırıncının nasıl şartlarda çalıştığına değindik.

Hayatı boyunca babasını rol model olarak aldığı ve çocukluğundan beri babasının yanında yetiştiği, fırıncılık mesleğinin babadan oğul’a geçmesini istediği için mesleğe devam eden Mustafa Duman; “Atatürk Üniversitesi Psikolojik danışmanlık ve rehberlik bölümü 2019 mezunuyum ama fırıncılık bizde aile mesleği olduğu için okuldan sonra baba mesleğine devam etmek istedim ve severek ediyorum.” dedi.

11 ÇEŞİT

Yaklaşık 11 çeşit ekmek çeşidi ve mayalı ürün satışı yapan Dadaş Ekmek Teknesi sahiplerinden Mustafa Duman; “Somun ekmek, Ekşi mayalı köy ekmeği, buğday ekmeği, Trabzon ekmeği, kepek ekmeği, lavaş, kete , haşhaşlı, cevizli lokum, kır pidesi, ramazan pidesi, topan ekmek gibi bir çok çeşit ekmeği mayası dahil olmak üzere kendimiz üretiyoruz. 19:00’a kadar müşterilerimize sıcak ekmek, aktif olarak da 7/24 hizmet satışı yapıyoruz.” dedi.

FİYATTA DEĞİL, KALİTEDE REKABET

Ürettikleri ürünlerin kalitesinden şüphesiz emin olan Duman; ” Fiyatta değil, kalitede rekabet istiyoruz. 5,6 yıl öncesi dahil olmak üzere ekmek üzerinden fiyat rekabet yapılıyordu fakat gelen zamlar ve uncuların artık peşin un satmaları vadeli unların kaldırılması ekmekte fiyatın en azından standardize olmasını sağladı bu da rekabetin kaliteye üzerinden devam etmesine yol açtı. Biz odamızın belirlemiş olduğu fiyat tarifesini uyguluyoruz. Kendimiz fiyat tarifesi uyguladığımız spesiyal ürünlerimiz de mevcut. ” diyerek sözlerine ekledi.

OSMANLIDAN BERİ…

Ürünlerin fiyatlandırması konusunda herhangi bir şekilde oynama yapmadıklarını ve bunun da geçmişte Osmanlı döneminden örnekleyen Mustafa Duman; malların fiyat seviyesinin devlet tarafından saptanması ve bunun üzerinde bir fiyatlamaya izin verilmemesi geçmişte Osmanlının narh sistemi günümüzde sadece fırıncılarda geçerli diyebiliriz. Fiyat ve gramaj devlet tarafından belirleniyor bizlerde o fiyatlar üzerinden  satışa sunuyoruz. işletmemiz de aynı zamanda Tarım ve Orman Bakanlığına bağlı İl ve İlçe Resmi Kontrol Görevlileri tarafından belirli sıklıklarla denetleniyor.” dedi.

UN’A GELEN  ZAM, EKMEKTE SABİT KALDI

İnsanların alım gücünü dikkate alarak satış yaptıklarını ve kalitelerinden ödün vermediklerine dikkat çeken Mustafa Duman; ” Biz alım gücünü düşünerek fiyatlandırma yapıyoruz fakat un’a yüzde 10 -20’lik zamlar gelirken ekmeğin fiyatı sabit tutuluyor. Baktığımız zaman uygun fiyatlı unlar piyasa da mevcut ama biz kalitemizden ödün vermek istemiyoruz. Ekmek satmak için kullandığımız poşet dahil zam alırken ekmeğin fiyatını sabit tutma durumunda kalıyoruz. Bu durumunda arada ezilen esnaf fırıncı oluyor.” diye ekledi.

MÜŞTERİ ZAM BEKLENTİSİ İÇİNDE Mİ?

Fırına gelen müşterilerin  ekmek fiyatını her gün sorduklarını söyleyen Duman; ” Artık halkımız gelen zamlar karşısında ekmeğe de zam geleceğini düşünerek her gün ekmek zamlandı mı? sorusuyla karşı karşıya kalıyoruz. Müşteri de kendi içinde zam beklentisi içine girdiği aşikar. Biz fırıncılar da şuan bir zam söz konusu olmasa da Ocak ayında zam geleceğini düşünüyoruz.” dedi.

DÜZENLEMELER FIRINLARA DA GELMELİ

361 gün çalışma zorunluluğu olduğunu ve her hangi bir olası durumda gelen kısıtlamalar karşısında 7/24 aktif zorunlu çalıştıklarını belirten Mustafa Duman; ” bir örnek ile sözlerime devam etmek istiyorum. Son zamanlarda kuaförler dahil haftanın 1 günü zorunlu tatil ilan edildi. Bizlere de nöbetçi fırın uygulaması düzenlenerek devlet tarafından teftişi yapılarak,uygulanabilir. Bu uygulama ile her fırıncının haftanın 1 günü en azından dinlenmesini ve fırıncılık mesleğinin daha resmiyete kavuşmasını istiyoruz.Mesleğimizde tatil imkanının bulunmaması alttan yetişecek eleman sorununu da ortaya çıkarıyor, bunun sonucunda iş gücü teknolojik aletlerle yapılmasını gerektiriyor.” diyerek sözlerine ekledi.

TEKNOLOJİ EL LEZZETİNİ KALDIRACAK

Teknolojinin her geçen gün gelişmesinin zaman anlamında kolaylık sağladığını fakat lezzet konusunda el lezzetinin olmadığına değinen Duman; “teknolojinin gelişmesi hem avantajlı hem dezavantajlı. Zaman konusunda bir insan gücüyle hamur yoğurmak var, ki bu gerçekten zor, birde robotların bunu teknik güç ile yapması var. Fakat bizler el lezzetimizin kaybolmaması adına işletme de teknolojiden kimi zaman yararlanmıyoruz. Her ürünü kendi emeğimiz ile yapıp satışa sunuyoruz.” dedi.

DOYUM NOKTAMIZ MÜŞTERİ MEMNUNİYETİ

İnsanların sofralarında bulunmak en büyük doyum noktaları olduğunu söyleyen Mustafa Duman; ‘Mevlana’nın “Ekmeksiz,sofra bezenmez.” sözünü şiar edinerek ekmeklerimizin sofraların süsü olduğu gerçeğini bilerek üretiyoruz ve aldığımız dönütler karşısında mesleğimize daha sıkı bağlanmamıza sebep oluyor.”diyerek sözlerine son verdi.