Nilüfer’de öncelikli konu deprem

Nilüfer’de öncelikli konu deprem
15.12.2023
A+
A-

CHP Nilüfer Belediye Başkan Aday Adayı Ecz. Okan Şahin, Nilüfer’de yapılması gereken projelere ve sorunlara değindi. Şahin, “Nilüfer hem yeni bir kent ama bir yandan da eski bir kent. Tabi birinci öncelik burada bizim aslında deprem konusu. Çünkü deprem hayati bir önemi var. Diğer birçok şey baktığımız zaman konfor anlamında önemli. Ancak hayati öneme sahip en önemli konu. Depremle ilgili bir şeyler yapılması gerekiyor” dedi.

SAVAŞ ESEN

CHP Nilüfer Belediye Başkan Aday Adayı Ecz. Okan Şahin, Nilüfer’e yapmak istediği projeleri Kent Bursa’ya aktardı. Şahin, “Biz burada yaklaşımın biraz daha farklı olması gerektiğini düşünüyoruz. Biz diyoruz ki kentsel dönüşüm dediğimiz şey maalesef şu anda adı böyle uygulanmaya çalışılıyor ama kentsel dönüşü falan yapılmıyor. Sadece bina yenileme işlemi yapılıyor, olduğu yerde yıkıyorlar. Yine yeni binayı yapıyorsun. Al sana, sen dönüşüm deniyor. Öyle bir kentsel dönüşüm anlayışına biz karşıyız. Ve bu bölgesel dönüşümler yapılırken de vatandaşa daha fazla yeşil alan üretebilmeliyiz. Daha fazla kamu hizmet alanları üretebilmeliyiz. Şimdi bakıyorsunuz bazı mahallelerde nitelik okur yok okul için hani mahalle ziyaretleri yapıyoruz diyor ki ilkokul yok. Bizde ortaokul lise yok. Nilüfer gibi sosyoekonomik düzeyi yüksek bir şehirde okul problemi var ya, devletin kolonu okulu yok, doğru düzgün. Hani okul sistemi ile ifade tamamen özele terk edilmiş. Özel okulların büyük bir kısmı Nilüfer’e gelmiş ama kamu okulu açılmamış, hatta bazı yerlerde kamu okulu için ayrılan yerler hani kimin de tür değişikliğine girilmiş, kimisinde farklı amaçlarla kullanılmış yerler de heba edilmiş.Belediye bile sıkıntı yaratıyor baktığımızda. Şimdi ben sağlıkçıyım, sağlığa bakıyorum.

‘’DÜNE KADAR KAMU HASTANESİ YOKTU’’

Düne kadar kamu hastanesi yoktu. Bir tane Dörtçelik çocuk hastanesi var. Şurada eskiden tıptan el konan bir tane bina var. Ondan sonra dediler ki evet, Nilüfer’de kamu hastanesi yok. Bari şehir hastanesine yakın sınırları içerisine koyalım ki hani nilüferin bir hastanesi olsun diyelim. Ama şehrin ne kadar dışında.Şimdi o kadar dışında yaptılar ki ulaşımda zor farkındalar. Bu sefer metroyu uzatmaya çalışıyorlar. Sen şehir hastanesine çok büyük paralar harcadın. Şimdi o metroyu uzatmaya da çok büyük paralar harcıyorsun. İkisini topladığın zaman harcayacağın paraya Nilüfer’e hastane yapardın. Hata üstüne hata.Ve Dünya Sağlık Örgütü diyor ki, işte bu işi ideali ortalaması 600 yata yatak civarında en fazla.Yapabileceğim 600 yatağın üstüne çıktığın zaman işte hastane enfeksiyonlarıyla ilgili falan sıkıntılar oluşabilir diyorondan dolayı 600 yatağın üstünü Dünya Sağlık Örgütü pek önermiyor.Biz koca koca devasa hastaneler yapıyoruz. Şimdi bir risk oluşturuyor bu durumda maalesef.Bir risk oluştu. Onsan bütün hastaneyi kaybedebilirsiniz. Yani hastane enfeksiyonu mesela oluşuyor.Hastaneye enfeksiyon oluştuğu zaman ya o oradaki hastaların önümüzü izleyeceksiniz ya da hastaneye belli bir süreliğine kapatmak zorundasınız. Düşünsenize Bursa’nın zaten yatak sıkıntısı var. Bir de şehir hastanesinde böyle bir durum olduğunu düşünür. Sağlık sistemi biter.

‘’TOPLANMA ALANIMIZ YOK’’

Zaten depreme hazır olmadığını net bir şekilde görüyoruz. Nilüferde depremle alakalı maalesef ciddi eksiklikler var. Bugün deprem olayı yalnızca işte güvenlik konut noktasında değil, deprem olduktan sonra da vatandaşın hizmetler almaya devam edebilmesi gerekiyor. Birçok ürüne ulaşabilmesi gerekiyor. İşte bizler son yaşanan depremden sonra Adıyaman’a gittik. Eczacı odasıyla beraber oralarda görev aldık. Neyin nasıl yapılması gerektiğini aslında oralarda birebir yaşadık, insanlar yemek bulmaya ve zorluk çekiyorlar. Ekmek için çok büyük problem oluşuyor. Su için büyük problem oluşuyor. Sizin tüm bunlara aslında hazırlamanız gerekiyor işte deprem olduğu anda nerelerden bu hizmetleri vereceksin veya toplanma alanları diyoruz. Vatandaşın nerede toplayacaksınız? Vatandaşın birçoğunun toplanma alanından bilgisi yok.  Toplanma alanlarının birçoğunun da maalesef imara açıldığına da şahit olduk. Toplanma alanı belirlenmiş ama siz gitseniz artık orada bir bina var.Böyle yerlerde var. Burada sadece Nilüfer Belediyesi değil tabi Büyükşehir Belediyesi de büyük bir etken siz Nilüfer Belediyesi olarak istediğiniz kadar bir şeyleri yapmaya çalışın ama büyük şehirde bazı noktalarda müdahil olduğu zaman hani biz sürekli şunu diyoruz işte planları alt üst edilmiş bir şehir haline geldi.Hadi öğrendiniz gidiyorsunuz. Bir bakıyorsunuz bina var. Toplanma alanında toplanmışlar. Maalesef böyle üzücü bir süreç.

TÜM VATANDAŞLARIMIZIN SORUNU BİZLERİN DE SORUNUDUR

Nilüfer belediyesi olarak siz seçildiğinizde Büyükşehir yine Ak parti’dekalırsa eğer bir ilerleme kat edebileceğinizi düşünüyor musunuz sorusuna ise Şahin şu cevabı verdi; ‘’Büyükşehirle iletişim noktasındabundan önceki yıllarda da bu tarz yönetimler oldu ve herhangi bir sıkıntıda yaşanmadı. Hatta bundan vatandaşlarla sohbet ettiğiniz zaman birçok vatandaşından 10 yıl önce amaBüyükşehir Belediyesi de CHP ye geçerse tabiki çok daha hızlı olur. Çok daha iyi anlaşırız, çok daha güzel olur. Nilüferde birçok probleme, çok daha hızlı müdahale edilebilir çünkü. Bugün Nilüfer’deki problemlere bakıyoruz. Bir kısmı Büyükşehir Belediyesinin olan kısımlar var. En basiti Fsmbulvarı var, Büyükşehir Belediyesi sorumluluk alanında Nilüfer sınırları içerisinde ama büyükşehir Belediyesi’nin sorumluluğunda biz şunu diyoruz.Tabii ki gönlümüzden geçen büyük şehirde bizim partimizin yönetmesi ve beraber buralarla ilgili çalışma yapmak ancak aksi durumda dahi biz üzerimize düşen her türlü görevi hazırız ve buradaki büyükşehir belediyesini de zorlayıcı onun da iş yapmasını sağlayacak çalışmalar yapacağız, diyaloglar içerisinde olacağız. Biz şunu diyoruz, Nilüfer sınırları içerisindeki tüm vatandaşlarımızın sorunu bizlerin de sorunudur. Biz burada öncü olmakla mükellefiz. Hiçbir problem için bu bizim sorumluluk alanımızda değil diye kolaya kaçmayacağız.’’

‘’BİZ DİYORUZ Kİ DOĞRU YER BURASI DEĞİL’’

Kayapa’da kurulması beklenen çöp tesisi için değerlendirmelerde bulunan Şahin şu ifadeleri kullandı;  “Kesimlerle yaptığımız görüşmelerde bunun istenmediği net bir şekilde ortada. Bizler mesela ben 2.022 yılında akademik odalarda dönem sözcüsüyken. Büyükşehir Belediyesi’ni de ağırladık. Kayapa çöplüğü ile alakalı konuşmalar yaptık. Onlar bize bir sunum gerçekleştirdi ancak sunum neticesinde akademik odalar olarak yaptığımız toplantıda görüşmede kayapa’nın aslında yeterince uygun olmadığı çünkü kayapa ilk rapor 2015 yılında bir rapor hazırlanıyor. Ondan sonra 2020 yılında bir rapor hazırlanıyor. Farklı farklı üniversitelerden. Şimdi bu raporların her birinde aslında uygun olan yerlerin daha farklı yerler olduğunu, net şekilde raporlar ortaya koyuyor. Biz diyoruz ki. Hamitler çöplüğü kapatılmalı, orası vahşi depolama alanı olarak geçiyor. Bu sistem artık kabul edilebilir bir sistem değil kesinlikle.Değişmek zorunda orası kapanmak zorunda ancak doğru yer Kayapa değil.Biz bunu söylüyoruz. Biz bunun yapılmasına karşı çıkmıyoruz. Biz istemez zihniyeti gibi bir zihniyetle hareket etmiyoruz. Biz diyoruz ki doğru yer burası değil. Hamitlerin kapatılması gerekiyor. E şehrin de böyle bir ihtiyacı var. Doğru ama buradaki tek gaye buranın seçilmesindeki tek sebep sadece maalesef ekonomik sebep başka hiçbir sebebi yok. Ama siz ekonomik sebebi ortaya koyarken bölge halkının sağlığını hiçe sayıyorsunuz. Çünkü hemen dibinde yerleşim yerleri var. Şehir kayıyor bir de yani aynen öyle şehir daha da yürüyon yerleşim yeri. Hani herhangi bir sanayi değil şey değil. Yerleşim yerine işte 1.500 m uzaklıkta diye. Kayaba çöplüğünün merkezinden en yakın birime.

‘’HERKES GAYET İYİ BİLİYOR BUNU’’

Mesafe almış belediyenin kendisi 1.500 m diye kendisi söylüyor. Siz onun vücudundan aldığınız zaman bu bir kilometrenin de altına iniyor. Ya 1 km dediğiniz şey nedir ki? Hani ne kadarlık bir mesafe dibinde yani şey yerleşim yerinin dibinde olduğunu kendiniz kabul ediyorsunuz. Ama uzak olduğunu iddia ediyorsunuz ki yeraltı suları o büyük kilometre çok hızlı çaktır. Yani şimdi şöyle düşünün, bir de oranın yer seçimiyle alakalı öyle bir durum ki şimdi dağın tepesine.Bir yer seçiyorsunuz. Alt tarafta içme suyu kaynaklarınız var. Çok önemli ve biz şöyle sızdırmazlık yapacağız, böyle sızdırmazlık yapacağız diyorsunuz, fay hattı geçiyor bölgeden şimdi hadi siz mükemmel yaptığınız her şeyi doğayla başa çıkamazsınız. Deprem oldu, oradan sızma olmayacak mı? Herkes gayet iyi biliyor bunu.

‘’İNSAN SAĞLIĞINI RİSKE ATIYORSUN’’

Bunda ısrarcı olmamalarında tek sebep ekonomik.Diğer yerlerin maliyeti daha yüksek. Buranın maliyeti daha düşük diye. Maalesef ama yani sizin orada harcayacağınız ekstra milyon eurolar halkın sağlığından daha mı önemli?3 senelik 5 senelik yatırım değil. Bu oraya yaptığınız zaman bu yatırımın belki 50 yıl 100 bir ömrü olacak.Bas bas bağırılıyor. Önümüzdeki 10 ila 20 yıl içerisinde Marmara’da bir deprem olacak büyük bir deprem olacak oluyor. Öyle ufak tefek değil.Büyük bir deprem olacak ya bu deprem olduğu zaman.Orada neler olacak? Önümüzdeki 100 yıl bütün dünyada su ve tarım çok kıymetli olacak.Sen kendi suyunu orda riske atıyorsun, tarımını riske atıyorsun. İnsan sağlığını yerleşim yerinin dibine yaparak riske atıyorsun. Böyle bir yaklaşımı kesinlikle karşıyız. Hani bu biraz ben yaptım oldu anlayışı biz kesinlikle bunu kabul etmiyoruz. Biz diyoruz ki bakın 2015 yılında rapor var, 2020 yılında rapor var. Bu raporları belediye kendi hazırlattı. Raporların gereğini yapın.Hani bu kadar net.

İLK ÖNCELİĞİMİZ SEÇİME KADAR BİR ŞEY YAPTIRMAMAK

Çöp tesisisin seçime kadar yapımının ertelenmesinin amaçları dahilinde olduğunu söyleyen Şahin; ‘’Bu konuda bizimde ilk önceliğimiz seçime kadar herhangi bir şey yaptırmamak, ihaleyi de yaptırmamak. Sonradan da yönetime geldiğimiz zamanda onun gereği neyse akademinin, bilimin bizlere evet gereği neyse o şekilde yaptı.Hani böyle bir zorlamanın da yapılmaması gerektiğini dile getirmek gerekiyor. Biz bunu sürekli söyledik. Hani bu zihniyette bir yönetim anlayışı olmaz. Biz sürekli ne diyoruz? Katılımcı bir anlayış olmalı işte sivil toplum kuruluşları, akademik odalar, halkın katıldığı bir anlayışla bu şekil yönetilmesi gerekiyor diyoruz.’’ Dedi.

‘’ÇALIŞMAYI ÇOK KIYMETLİ BULUYORUZ’’

Başı boş köpekler hakkında yapılan çalışmayı doğru bulduklarını vurgulayan Şahin;Onunla alakalı Nilüfer belediyesinin başlatmış olduğu bir çalışma var. Geniş bir bu doğal yaşam alanı olarak hayvanların rehabilite edildikten sonra o bölgede yaşamasıyla ilgili bir çalışma var. Bu çalışmayı çok kıymetli buluyor, buluyoruz ve sahipleniyoruz.Onun da bir an önce bitirilmesi için elimizden geleni yapacağız.Buradaki mantık işte sokak hayvanı dediğimiz hayvanların toplanması, rehabilite edilmesi ve sonrasında da o doğal yaşam alanında yaşamlarına devam ederek hem halktan uzak hem de kendi doğal yaşamlarını da devam ettirebilmesi. Buradaki as asıl mantığımız bu ve böylelikle hem hayvanlara bir zarar verilmemiş olacak hem de halkımızı da tabii ki bazı risklerden de korumuş olacağız.’’ İfadelerini kullandı.

YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.