Filistin mutfağı
Merhaba sevgili Kent Gazetesi okurları bu haftaki köşemizde sizlerle, müslümanların ilk kıblesi olarak kabul edilen Mescid-i Aksa’ya ve tarih boyunca bir çok medeniyete ev sahipliği yapmış olan Filistin topraklarına gidiyoruz.
Filistin mutfağı genel hatlarıyla diğer tüm Levant mutfaklarını andırır. Emekçiler’in Filistin’i fethiyle Arap mutfağının rüzgarı kısa sürede Filistin mutfağını da etkisi altına alır.
Daha sonra Osmanlı’nın Kudüs’ü fethi ile beraber Türk mutfağının gölgesinde gelişmeye devam eden Filistin mutfağı bugünkü şeklini aldı.
Bugünkü Filistin mutfağını üç temel öğeye ayırarak şöyle adlandırabiliriz.
Celile, Gazze ve Batı Şeria.
Celile’de bulgur ve et; Batı Şeria’da pirinç ekmek ve et; Akdeniz’e yakın konumu sebebi ile Gazze’de balık tüketilir.
Celile mutfağı; tarihte Lübnan ve Celile’nin kültürel etkileşimi sebebiyle Lübnan mutfağının izlerini taşır. Öyle ki Celile mutfağının en meşhur lezzetlerinden biri olan içli köfteyi andıran kubbi, aslında Lübnan yemeğidir.
Celile mutfağının diğer önemli lezzetlerini ise şöyle sıralayabiliriz; kubbi yanında ikram edilen markur pidesi, bir kahvaltılık çeşidi olan menâkiş, lahmacunun ikiz kardeşi lahm be ajeen, akkavi peyniri ve bir şiş kebap olan lahme maşwi.
Batı Şeria mutfağında ise tüm özel günlerde pişirilen ve kökeni Emevilere dayanan mansaf, bu bölgenin en önemli yemeğidir. Batı Şeria için oldukça önemli olan bu özel yemek her daim sağ elle yenir.
Gazze’de ise işler bambaşka. Gazze, Akdeniz’e yakın konumu sebebiyle balıkçılık konusunda oldukça gelişmiş ve Gazze mutfağına balık yemekleri hakim olmuştur.
Bir karides güveci olan zibdieh bu bölgenin en meşhur yemeğidir.
Adını içinde piştiği fırından alan bir pirinç yemeği olan kidra; su, tahin, sumak karışımından yapılan sumakiyye, mercimek güveci fuharit adas Gazze’nin diğer önemli lezzetlerindendir.
Peki ya yıllarca Kudüs’te hüküm süren Osmanlı’dan sonra Filistin mutfağıyla Türk mutfağının kültürel etkileşimlerinden bahsedelim çok kısa da olsa. Örneğin kış aylarında bizim için vazgeçilmez olan salep, Filistinliler için de vazgeçilmez.
Filistin’de gahwe sade (sade kahve) olarak bilinen kahve, misafirperverliğin bi simgesi olarak merasimle ikram edilir.
Ev sahibi yaşlarına göre konuklar arasında pirinç cezvesinden küçük bardaklara kahve döker. Konuklarda üç bardaktan sonra dıman yani daima diyerek “sizde daima kahve yapma gücü olsun” demiş olurlar.
Bu haftaki dünya turumuzda bu kadar.
Sevgiyle kalın.