“Emekliler açlık sınırının altında maaş alıyor”

Cumhuriyetin 100 üncü yılında Sayın Cumhurbaşkanımız 2024 emekliler yılı olarak ilan ettiama görüldüğü üzere şimşekyılı oldu’ 12.000 Milyon emekli açlık sınırının altında maaş alıyor. Marketin, pazarın, kasabın yolunu unuttu torunlarına bir simit parası ve harçlık veremiyor. Sayıları 16 Milyona yakın Emekli, dul ve yetimlerini yok sayanlar, açlığa yoksulluğa sürükleyenler şunu iyi bilsinler; Emekliler sadaka istemiyor. Yıllarca çalışıp ülke ekonomisine değer katmış bu insanlar insanca yaşamak için hakları olanı istiyor. Sosyal Güvenlik sistemine yıllarca prim ödeyerek emeklilik hakkını alan bizlere külfet gözüyle bakılıyor. Emeklilik külfet değil, yıllarca çalışıp, prim ödeyip kazanılmış en kutsal haktır.

Kenan Pars açıklamalarına şöyle devam etti,

Haziran ayına kadar geçen 6 aylık dönemde, bağlanan en düşük kök aylık 4 Bin 500 Lira olmuştur. Bu durum başlı başına bir ayıp iken, TÜİK’in açıkladığı 6 aylık tüfe oranı olan yüzde 24,73 rakamını bu rakama ekleseniz, 5 Bin 613 Lira olmaktadır. Bu Türkiye Yüzyılının ayıbıdır. Bu rakama 4 Bin 387 Lira ekleyen Hazine, açıkladığı vergi oranları ve zamlarla bu rakamları daha ele geçmeden geri almaktadır. Milyonlarca emekli kök aylıklarına yansıyacak yüzde 24,73’lük zam nedeniyle “0” zam almış olacaklar. Yani elde ettikleri 10 Bin TL aylık, belki daha bir buçuk yıl, ya da iki yıl daha zam alamayacaklardır. Diğer taraftan, geçen 6 aylık dönemin tüfe oranını emekliye zam diye yutturamazsınız. Bu rakam geçen 6 ayda emeklinin aylığındaki erimeyi yerine koymaktır. Üzerine bir rakam veya refah payı eklenmediği sürece; “Emekliye Zam” demek tam bir yalandır. Gerçekte verilen zam sıfırdır, sadece enflasyon erimesini yerine koymaktır.

TÜİK’in, çarşı pazarda gördüğümüz rakamların çok uzağında kalan rakamlarla açıkladığı tüfe rakamı vatandaşları yanıltmak, gelir düzeylerini düşürmek anlamına geldiği için, TÜİK suç işlemektedir. Emeklinin ve çalışanların gelirlerindeki gerçek erimeyi görmezden gelen TÜİK, bu suçu işlerken belki birilerinden alkış almıştır ama kamu vicdanında en güvenilmez kurum olma yolunda büyük bir adım atmıştır.TÜİK hakkımızı helal etmiyoruz.

Emekliler; sıfır zamma karşıdır, TÜİK rakamlarını gerçekçi bulmamaktadır ve bu yetkililerin bu duruma acil olarak müdahale etmelerini beklemektedir.Emekliye; Temmuz ayının 15’ine kadar, refah payı oranı açıklanmalı ve uygulanmalı, taban emekli aylıklarına seyyanen artış yapılarak açlık sınırının üzerine çıkarılmalıdır.

Türkiye İstatistik Kurumu’nun Haziran  ayı enflasyon rakamlarını açıklanasıyla emeklilerin alacağı zam oranı ortalaması  belli oldu. Enflasyon Haziran 2024’te aylık bazda ortalama artış, 6 aylık bazda da yüzde 25 artış göstermektedir. Fiyat algısının kalmadığı ortamda, TÜİK enflasyonunun piyasa gerçeklerinden daha da uzaklaşması ve yüksek yaşam maliyeti, emekliye çok büyük bir yoksulluğa doğru sürüklemektedir.

PARS  “Akıl mantıkla anlamak mümkün değil. Bağımsız enflasyon Araştırma Grubu ENAG Haziran ayı enflasyonunu yüzde 4,27 açıkladı. ENAG’a göre yıllık enflasyon yüzde 113,01 TÜİK ne açıklıyor Haziran ayı için yüzde 1,64 yıllık enflasyonda yüzde 71,60dir. Tüketicinin hissettiği enflasyon oranı en az yüzde 200dür.  Bu resmen hırsızlıktır. Emeklinin hakkını çalmaktır. Toplumun en mağdur kesimi emekliyi ölüme sürüklemektir.

Haziran ayı Açlık Sınırı 18.979 TL, Yoksulluk Sınırı ise 61.820TL . En düşük emekli aylığı ise 10.000 TL. Dul ve yetimlerimiz daha da düşük emekli aylığının olduğunu  25.000 TL  ücretten az olması kabul edilemez. Bir toplumun refahı emeklinin yaşam standartlarıyla ölçülür. Emekli açlıkla, sefaletle yaşamaya çalışıyor. Emeklinin mutfağında yangın var. Bu yüzden bizim talebimiz yetmez ama en düşük emekli aylığının 25.000 TL ücrete endekslenmesi ve yapılacak artışın SEYYANEN bütün emeklilere verilmesidir.

Haziran ayı Açlık Sınırı 18.978,22TL, Yoksulluk Sınırı ise 61.820TL Asgari Ücret son artışla 17.002 TL. En düşük emekli aylığı ise 10.000 TL. almaktadır Şube Başkanı KenanPars Dul ve yetimlerimiz daha da düşük emekli aylığının bu kabul edilemez. Bir toplumun refahı emeklinin yaşam standartlarıyla ölçülür. Emekli açlıkla, sefaletle yaşamaya çalışıyor. Emeklinin mutfağında yangın var. Bu yüzden bizim talebimiz yetmez ama en düşük emekli aylığının asgari 25.000 TL endekslenmesi ve yapılacak artışın SEYYANEN bütün emeklilere verilmesidir.

Emeklilerimizin feryadını duymuyorlar, duymak istemiyorlar. Sesimizi duyurmak için sokaklara inmemiz gerekiyorsa onu da yaparız.

Ülkemizin içinde bulunduğu zor koşulların farkındayız ancak, devletimizin emeklisine verdiği değer maalesef ortadadır. Emeklilerinde çalışmak zorunda kalmadan, çocuklarına, torunlarına, konu komşusuna muhtaç olmadan , sıcak evinde karnı tok, insan onuruna yaraşır. Bir şekilde yaşamını idame ettirecekgüce sahip olması hakkıdır.