“Diyalog” filmini izledim
Hayatta en önemli şeylerden biri ‘diyalog’tur. Yani insanların kendilerini doğru cümlelerle ifade edip anlatabilmesi ve anlaşabilmesi karşılıklı iyi bir diyalogun başlangıcıdır diyebiliriz. Kendini ifade etmek diyalogu başlatır ama sürdürmemiz için ise dinlemekte konuşmak kadar önemlidir.
Geçenlerde ‘Diyalog’ filminin ekibi ile tanışma fırsatını buldum. Oyuncu Hare Sürel, Yapımcı Burcu Uğuz ve Sanat yönetmeni Gizem Kahya İyem ile oturduk güzel bir söyleşi yaptık.
Filmin kişisel olarak değerlendirmeden önce; ekiple söyleşimi yayınlayayım istedim.
Önce sanat yönetmeni Gizem Kahya İyem; “İstanbul’da bir sanat evim var, sanat evimdeki film için heykeller, tablolar ve seçilmiş objeleri kullanmaya dikkat ettim. Filmin estetiğine göre bir sanat çalışması ve eser seçimi gerçekleştirdik.”
Filmin Yapımcısı Burcu Uğuz; “Filmde aslında iki seyir zevki var, bir tanesi belgesel tadında diğeri ise sinema zevki yaşatan bir seyir olanağı sağlayan bir kurgusu var. İlk promiyerini Antalya Altı Portakal Film Festivalinde gerçekleştirdik, filmin yolculuğu devam ediyor. Amacımız filmin adı gibi filmi halkın her kesimine sunmak ve diyalogumuzu artırmak ”
Filmin Oyuncusu Hare Sürel; “Filmde bir oyuncuyu oynuyorum ve ismi ‘Hare’ ama kendimi de oynuyor gibi de değilim çünkü oradaki isim benzerliği, oradaki hare gerçeklik ve kurmaca arasını düşündüren bir kavram dolayısı ile Hare ‘Hare’ diye bir oyuncuyu oynuyor. Diğer oyuncu da ‘Ushan’ onu da Ushan Çakır oynuyor, iki oyuncunun sinema audition girmesi ile film başlıyor.Hem o karakter farklı bir persona ile yüzleşmeleri hem o karakter ile yüzleşirken kendi persona ile yüzleşmeleri.”
Film Ali Tansu Turhan’ın ilk uzun metraj filmi. Filmin diyalogları gayet sıradan anlaşılır iken farklı bir kurgu ile yapılmış bir film. Film içinde bir film var ama bence bur da bireylerin kendilerini sorgulamaları ve hayattan ne bekledikleri ve ilişkilerden beklentileri inceleyen bir film. Bir anlamda Fransız yeni dalga esintisi olan bir konuya sahip film. aynı zamanda Kuir film kategorisine sokabileceğimiz bir film.
Film aslında, bir ilişki rehberi veya anatomisi çıkarmış bir senaryo ya sahip. Filmde oyuncuların içtenliği ve samimiyeti oyunculuklarının başarısından geliyor. Funda Eryiğit sesi ise filmindeki 2 karakterin ses tonuna tam bir uyum sağlamış. Funda Eryiğit sadece sesi ile filmde yönetmen sesi olarak yer alması filme ayrı bir renk katmış. Uzun sahneler ise bize Kadıköy’ün arka sokaklarını gösteriyor. Arada kuş sesleri ile duygu raks edişlerinin gösterilmesi de filme ayrı bir lezzet katmış. Yapımcı Duygu Uğuz’a kuş seslerini sorduğumda ise tamamen doğaçlama olduğunu ve tatlı bir tesadüf sonucu filme kuş seslerini eklediğini anlattı.
Bence film farklı kurgusu ve sıradan kelimeler ile Ali Tansu Turhan’ın hayatı, aşkı, diyalogu sorgulamamızı istediği bir film. İyi seyirler.
Filmin Özeti :
Diyalog isimli kurmaca bir film çekmeye hazırlanan Yönetmen (Funda Eryiğit), Ushan (Ushan Çakır) ve Hare’yi (Hare Sürel), Veysel ve Günseli karakterlerini oynamaları için seçer. Hare’yle Ushan prova günü tanışırlar. Provalar ilerledikçe birbirlerine duydukları merak artar. Derinleşen sohbetleri, aralarındaki duygusal etkileşimi açığa çıkarır. Yeni tanışan Hare ve Ushan’ın gerçekliği, ayrılığın eşiğindeki Günseli ve Veysel’in gerçekliğiyle iç içe geçerken Yönetmen’in filmi başlar: Veysel’le Günseli tartışır. Yılların birikimi, gürültülü bir kavgaya sebep olur; fakat anlaşmanın yolunu sessizlikte bulurlar. Yönetmen’in filmi biter. Mekânın set, evin dekor olduğu anlaşılır. Dekorlar sökülürken bir köşede sohbet eden Hare’yle Ushan hâlâ kendilerini çeken kamerayı görür, birbirlerine dönüp gülümserler.