DİJİTAL BÖLÜNME NEDİR?
Dijital bölünme dünyadaki toplumların, şirketlerin ulusal ve uluslararası alanda bilgiye erişim, iletişim kurma, teknolojiyi kullanma ve ticaret yapma fırsatları, istekleri ve kabiliyetleri açısından aralarında oluşan fark neticesinde iki kutuplu ulusal ve uluslararası düzensizliğe verilen addır. Etkili olduğu iki alan vardır. Birincisi farklı kitleler arasında oluşan diğeri de uluslararası farklı ülkeler arasında oluşan dijital bölünmeler. Bu iki alanda oluşan dijital bölünme kavramı incelenirken, dijital bölünmenin oluşma sebepleri oluşma sebepleri sakıncaları ve ortadan kaldırılması için uygulanan ve uygulanması gereken politikalar üzerinde durulması gerekmektedir.
SAVAŞ ESEN
İletişim ve bilgi teknolojileri alanında ülkeler arası eşitsizlik durumu 1970’lerden bu yana kullanılmakta. ‘’ bilgi yoksunluğu ve bilgi zenginliği’’ kavramları bu nedenle kullanılmaya başlamıştır. Son yirmi yılda dünyanın bu noktada farklı değişimlere sahne olduğu görülmektedir. Bu değişim dönemi ‘’enformasyon çağı’’ olarak anımsanır.
Birinci bölünmede; gelişmekte ola ülkelerin zengin, eğitimli kesimi ve tam tersi eğitimsiz ve fakir kesim arasındadır. Örneğin; bir ülkede bilgisayar ve internet sahibi olanlar ile olmayanlar arasında farklılıklar vardır.
İkinci bölünme; kültür alanındadır. Birçok ülke tarafından kabul edilen İngilizce ya da diğer diller konuşabilenler ve konuşamayanlar olarak ayrılır. Farklı kültürlere sahip kişilerle göçmenler, iş hayatında başarılı olamamaktadır.
Üçüncü bölünme ise; zengin ve fakir ülkeler arasında genişleyen uçurumdur. 1999 birleşmiş milletler insani gelişme raporu büyük ölçüde kuzeyli zengin ülkelerle güneyli fakir ülkeler arasında açığa işaret eder. Zengin ülkelerde bilgisayar, internet, telefon kullanımı fazlayken fakir ülkelerde oldukça azdır. Eğer enformasyon ve iletişim teknolojilerine kapsamlı erişim seviyesinde diğer ulus için avantaj sağlıyorsa erişim seviyesindeki gecikme diğer ulus için dezavantaj oluşturur böylelikle açık gittikçe artar. Dijital bölünme burada gerçekleşir.
DİJİTAL BÖLÜNMEYİ AZALTMANIN ÖNEMİ
OECD tarafından yapılan bir araştırmaya göre, OECD üyesi ülkeler çeşitli yollarla sayısal eşitsizliği gidermeye çalışmaktadır. Bu politikalar;
- Genel politikalar,
- Bireylere ve hanelere teknolojinin yaygınlaştırılması,
- İşyerlerine teknolojinin yaygınlaştırılması,
- Devlet geliştirme ve uygulama projelerinin başlatılması,
- Uluslararası iş birliği oluşturulması olarak gruplandırılmaktadır.
ÜLKEMİZDE DİJİTAL BÖLÜNME SEBEPELERİ
- Teknolojik alt yapının eşit olmayan dağılımı hatta bazı bölgelerimizde henüz gelişim sürecine bile girmemiş olması,
- Ülkemizde farklı bölgelerde ya da bölgelerin kendi içerisinde bile ciddi eğitim düzeyi farklılıkların bulunması,
- Ciddi refah düzeyi farklılıkların bulunması,
- Bölgeden bölgeye değişen teknoloji kullanım ve erişim maliyet farklılıklarının bulunması,
Dijital bölünmeyi ortadan kaldırmak için ortaya atılan tezler vardır bunlar;
- Ekonomik eşitlik;
- Sosyal mobilete;
- Demokrasi;
- Ekonomik büyüme;
Dijital bölünmeyi eğitim açısından ele alacak olursak fakir çocuklar ve zengin çocuklar arasında büyük bir uçurumu 2000’li yılların başlarında gördüğümüzü söylemek mümkün. Çünkü zengin çocukların evlerine bilgisayar olması onun yanı sıra internet erişimi noktasında bilgiye ulaşmak daha kolay olması aslında bu durumda avantaj sağladığını söyleyebiliriz. Bununla beraber sosyal eşitliği sağlamak adına devletin yapmış olduğu fatih projesiyle okullara bilgisayar ve interneti sağladığı hatta Türkiye de bunun için bir dönem tüm öğrencilere olamasa bile seçilen bazı okullara tablet dağıtıldı. Fakat sonraki araştırmalarda karşılaştığımız istatistikler çok farklı; örneğin zengin ailelerin çocuklarını dijital ortamdan uzak tutmak amacıyla, okullarını ona göre seçmesi ve fakir ailelerin de dijital olan devlet okullarına göndermek istemesi durumu aradaki uçurumu tüm hızıyla kapatıyor.
Dijital dünyadan uzak yetişmiş çocuklara baktığımız zaman nihayetinde bir bakımdan daha sağlıklı yetiştiklerini söyleyebiliriz. Dijital ortamdan ekrandan telefondan uzak yetişmiş çocuklar ne kadar bilgiye erişim noktasında geride kalsa da aile ve sosyal yaşam bakımından bakıldığında daha sosyal, özgüvenli, aile değerlerini daha iyi öğrenmiş olduğunu söyleyebiliriz. Bilgi teknolojilerine daha yakın ve içinde büyümüş çocuklarda tam tersini görebiliriz çünkü gün içindeki vakitlerinin çoğunu internette geçiriyor, internet ortamındaki içeriklerin dikkatini çekmesi, oyunların bağlayıcı bir unsur olduğu ve bağımlılık yaptığını görüyoruz. Bu nedenle dış dünyaya kendilerini kapatması, aile değerlerini kaybetmesi ve zaman ayırmaması olağan. Kişilik değişimi yaşamları da bir diğer olumsuz durum. Agresif olmayan bir çocuğun agresifleşmesi, aile içerisinde huzursuzluklara yol açması da yaşanan durumlar arasında.
Bu konuyu ülkeler bazında ele alacak olursak; ülkenin ekonomik gelişmişliği bu noktada büyük bir öneme sahip olduğu aşikâr. Gelişmemiş ülkelerde ekonomik yetersizliklerden dolayı halkın bu konuda geri kalması ve yetersiz imkanlardan ulaşamaması gelişmiş ülkelere göre olağan bir durum. Örneğin Afrika’da yaşayan birinin şu an suya bile zor ulaşması durumunda ondan internet erişimi beklenemez. Bu da büyük ölçüde dijital bölünmeye yol açtığını söyleyebiliriz.
DÜNYA GENELİNDE DİJİTAL BÖLÜNME
Dijital bölünme Sosyoekonomik duruma göre teknolojiye ve lisana göre değişmektedir. Halihazırda dünyadaki online nüfusu ifade edecek güvenilir veri bulunmamaktadır. Buna göre;
Buna göre küresel internet yoğunluğu 1991’de %0,1 den az iken 1997’de %0,2’ ye, 2000’de %7 ye 2002’de %10’un üzerine ulaşmıştır.2004 yılı tahminlerine göre ise internet yoğunluğu %11-15 arasında bulunmaktadır.
İnternet hızla gelişimi ile internet kullanıcılarının daha çok gelişmiş ülkelerde özellikle ABD de yoğunlaştığı görülmektedir. Fakat gelişmiş ülkelerde de dijital bölünme bulunmaktadır. Ancak bu ülkelerin enformasyon ve telekomünikasyon teknolojilerini önce kullanmaya başlayanlar ile sonradan katılanlar arasındaki açık kapanmaktadır. İngiltere, Kore, Japonya, gibi ülkeler ABD’yi aşağıdaki tabloda online nüfus yüzdesi olarak yakalamış bulunmaktadır.
Dijital bölünmenin önüne geçebilmesinde atılacak ilk ve ne önemli adım teknolojik altyapının ülkenin her bölgesinde yeterli ve etkili bir şekilde oluşturulmuş olmasıdır. Altyapı yeterliliği her bölgede yaşayan miktarda ve maliyetlerde teknolojiyi kullanma şansının oluşturmaktadır. Dijital bölünmenin ortadan kaldırılması için gerekli olan önkoşulu ya da diğer bir değişle teknolojik altyapının oluşumunu tamamladıktan sonra atılacak ikinci adım toplum içerişindeki tüm kesimlerin teknolojik iletişim ürünlerine kolayca ulaşımını sağlamaktır. Tüm bu yapılan çabaların sonuca varması için uygulanması için gereken bir diğer ve çok önemli ‘’Ulusal eğitim’’ politikasıdır. Dijital bölünme sorunu ülkemizde de oldukça ciddi bir şekilde ortaya çıkmaktadır.
DİJİTAL BÖLÜNMENİN ÖLÇÜLMESİ
Haberleşme altyapılarına ilave olarak kullanılan en önemli göstergeler, bilgisayar sayısı (TV, mobil telefonlar ve diğer teknolojiler üzerinden saklanabilen alternatif erişim yöntemleri) ve internet erişimi miktarıdır. Ev kullanıcıları açısından sayısal bölünmede en önemli iki ölçüt, gelir ve eğitim seviyeleri olup, diğer kıstaslar arasında hane halkı büyüklüğü yaş cinsiyet, ırk, lisan, konum gibi temel öğeler yer almaktadır.