Ali Yılmaz söz veriyor…‘’Halka rağmen herhangi bir proje yapmayacağız’’ – SÖYLEŞİ

Sayın Başkan önce kendinizi tanıtır mısınız?

Ben 1969 Bursa Alacahırka doğumluyum, aslen Orhaneliliyim. İlk ve orta tahsilimi Orhaneli’nde yaptıktan sonra, İstanbul Teknik Üniversitesi’ni 1988 yılında kazanarak Petrol Mühendisliği bölümünden mezun oldum. Yüksek lisans eğitimimi aynı üniversitede, İşletme Mühendisliği bölümümde tamamladım. Akabinde iş hayatına İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nde başladım. Orada yaklaşık 10 yıl kadar görev yaptıktan sonra ayrılıp kendi şirketimizi kurduk, enerji kolunda bir şirketimiz var. Şirketimizin başında yönetici olarak görev yapmaya devam ediyorum.

Çok genç yaşlarda siyasete girdim, 16 yaşlarında Milli Gençlik Vakfı’nda başladım, üniversite yıllarında Refah Partisi Gençlik Kolları Başkan Yardımcılığı görevlerinde bulundum. Daha sonra Refah Partisi Kağıthane İlçesinde ana kademede ilçe başkan yardımcısı olarak görev yaptım. Refah Partisi kapatıldıktan sonra, Fazilet Partisi kuruluşunda Kartal ilçesinde kurucular kurulunda yer aldım. Daha sonra bir vesile ile tekrar doğdum şehir Bursa’ya geri dönmek durumunda kaldım. Babam rahmetli olmuştu, annemi İstanbul’a getiremediğim için iş hayatını orada bırakarak,  Bursa’ya döndük. Şirketimizin faaliyetlerine burada devam ediyoruz.

İstanbul’dan Bursa’ya gelişim tam 14 yıl oldu. Burada AK Parti İl teşkilatında 5 yıl yöneticilik, başkan yardımcılığı görevlerinde bulundum. Halkla ilişkiler, yerel yönetimler birim başkanlığı görevini yerine getirdim. Daha öncesinde AR-GE birimlerinde görev aldım. Akabinde 2014 yılında Osmangazi Belediye Başkanlığı’na aday adayı oldum. O zaman Mustafa Dündar başkanımız tercih edilince, onun etrafında bulunarak seçim çalışmalarında aktif olarak çalıştık. O süreçte tekrar ilde görev aldım, ciddi bir çalışma ile yüksek oranda oy alarak tekrar Osmangazi Belediyesi’ni kazandık.  Daha sonrasında yapılan seçim ile Osmangazi İlçe Başkanı olarak görevlendirildim, üç buçuk yıla yakın İlçe Başkanlığı görevim oldu. 2017 yılının Ocak ayında şimdiki İlçe Başkanımız Ufuk Çömez’e görevimizi devrettik.

Seçim kazanmış bir belediye başkanınız var. Sizin aday adayı olmanıza neden olan ne gibi eksiklikler görüyorsunuz?

Öncelikle şöyle bir şey söyleyeyim; aday adaylıklarıyla ilgili tüm ilçelerde, tüm Türkiye’de genel merkezimiz müracaatlarını açtı. Deselerdi biz mevcut belediye başkanımızla yola devam ediyoruz, o zaman kimse aday adayı olmazdı. Böyle bir imkan verildi herkese. İkincisi ben hiçbir zaman yerel haricinde hiçbir yere aday adayı olmadım. İl başkan yardımcısı olduğum dönemlerde, ilçe başkanı olduğum dönemde de birçok genel seçim oldu, 4 genel seçimde istifa edip milletvekili aday adayı olamadım. Çünkü ben, yereli seven biriyim, belediyecilik tecrübem olduğu için insanları seven biriyim, halkla içiçe olmayı seviyorum. O nedenle tekrar yerelde kalmayı tercih ettim, bu nedenle aday adayı oldum.

Bu durum mevcut başkanımızın başarısızlığı, tekrar aday olmayacağı ile alakalı değil, genel merkezimiz tekrar takdir buyurur,  mevcut belediye başkanımızı aday gösterebilir. Geçen dönemlerde olduğu gibi, biz yine onun etrafında kenetlenip, onu kazandırmanın mücadelesi içerisinde olmalıyız. Derdimiz şahıslarla değil, bizim derdimiz partimizin davası, bizler o davanın peşinde koşuyoruz. Bizde adayın kim olduğu önemli değil, mevcut başkanımız çok başarılı biri, biz beraber çalıştık, projelere imza attık birlikte, bizim  belediyemizle halk arasında köprü vazifemiz oldu. Bizde biliyorsunuz 3 dönem kuralı var, aynı zamanda daha üst görevler verilebilinir, Büyükşehre aday gösterilebilinir, Mustafa başkanımızın da böyle bir durumu olabilir. Biliyorsunuz Osmangazi’den 20 kişi aday adayı oldu, hepsinin aday adayı olma gerekçeleri farklıdır. Hiçbirimizin gerekçesi mevcut belediye başkanımızın başarısız olduğu yönünde olduğunu düşünmüyorum. Başarılı belediye başkanımız, ses getirecek projeleri, bizden önceki ilçe başkanımızla, bizimle beraber, şimdiki ilçe başkanımız ile güzel projelere imza atmaya devam ediyor.

Diyelim ki, genel merkez sizi aday gösterdi, başkanlığı kazandınız, ilk olarak hayata geçireceğiniz proje ne olacak?

Osmangazi’mizin en büyük problemlerinden biri, dünün problemi değil, bugünün problemi değil. Belki 60-80 yılın sorunu çarpık bir yapılaşma var. Daha önce Mustafa Başkanımızın yaptığı bir çalışma var, gerçek anlamda bir kentsel dönüşüm çalışması, bunun aratarak devam etmesi gerekiyor. Bizim de ilk yapacağımız şeylerden biri, bu çarpık yapılaşmanın önüne geçmek adına, trafik problemini çözmek adına, mutlaka kentsel dönüşümü devam ettirmek, daha üst düzeylere taşımak zorundayız. Bunu yaparken de kentsel yenileme değil, kentsel dönüşümün önünü açmak zorundayız. Parsel bazında bir dönüşüm değil, ada bazında bir dönüşümü mutlaka devam ettirmek zorundayız.  İlçe başkanlığım dönemimde de bunu savunanlardandık, Mustafa Başkanımız zaten bu yönde çalışmalarını yürütüyor. Daha da geliştirmemiz lazım, bunu üç yerde dört yerde, bunu yaparken sadece devlet eli ile değil, özel sektör eli ile de daha da artırarak devam ettirmemiz gerekiyor. Bunun için farklı projeler üretmek gerekiyor. Bu bir, ikincisi şu bizim Bursa’nın merkezi diyebileceğimiz iki tane merkezimiz var. Atatürk Caddesi , Cumhuriyet Caddesi. Heykel, Hanlar Bölgesi burası tek merkez bütün insanlar buraya alışverişe  geliyor. Bize nasip olursa, biz bu merkezlerin sayısını artıracağız. Yerler nereler olur bilemem ama arkadaşlarım çalışıyor, proje ekibimiz çalışıyor. Ne için diyorum, şehir merkezindeki trafik yoğunluğunu azaltmamız gerekiyor. Diğer mahallelerde bulunan insanlar, sosyal yaşam olarak merkezdeki insanların sahip olduğu imkanlara sahip olmalıdır. Birçok insan vardır ki belki merkeze gelemiyordur, imkanları yoktur. Onların ayağına götürürsek bu imkanları mutlu olurlar. Birçok ilçemizde ikinci, üçüncü merkezler var, Osmangazi’ye yeni merkezler kazandırmamız gerekiyor. Üçüncü olarak da Osmangazi’e nefes alacak mekanlar kazandırmak gerekiyor. Mesela gençlik merkezleri, gençlerin her türlü ihtiyacını karşılayacak şekilde olmalı, sinemasından, tiyatrosundan, kütüphanesinden, kafesinden, spor yapma alanı olması gerekiyor. İnşallah Osmangazi’mize böyle bir vizyon kazandırmayı arzuluyoruz.

Bursa’nın, Osmangazi’nin bağrına hançer gibi saplanan Doğanbey TOKİ konutları ile ilgili ne düşünüyorsunuz?

 Buraya bu binalar yapılırken o günkü gerekçeler neydi bilemiyorum. Orada çok önemli oranda bir yapı stoku var. Kolaycı bir yöntemle aday adaylarımızın ‘ben şöyle yapacağım, böyle yapacağız’ demelerini doğru bulmuyorum. Hatta kendi adıma da doğru bulmuyorum. Eğer aday olursam şiarım; şu halka rağmen herhangi bir proje yapmayacağız. Mahalle meclislerinde halkın talepleri doğrultusunda hizmetlerimizi yapacağız. Doğanbey’de yaşayan ailelerimiz var, onların sıkıntılarını dinleyeceğiz, karşılıklı olarak, valimizle, kaymakamımızla, emniyetimizle, muhtarımızla teknik elemanlarımızla birlikte ortak çözüm bulacağız.  İstanbul yolu olarak bildiğimiz aksta çarpık yapılar gerçekten şehir estetiği açısından çok olumsuz görünüyor. İstanbul yolu kentsel dönüşüm kapsamında değerlendirilip, orayı bir İstanbul’un Levent’i, Bebek’i tarzında yapabiliriz.  İstanbul’da ve başka ülkelerde çok güzel kentsel dönüşümler var. Mesela natürel binalar var, binaya bakıyorsunuz yemyeşil, doğal estetik görünümü insanı rahatlatıyor. İstanbul’dan gelip şehre girdiğinizde, yeşil Bursa’yı yeniden canlanmış olarak göreceksiniz. Oradaki toprak ve mülkiyet sahipleri ile görüşüp projelerimiz anlatmamız gerekiyor. Biliyorsunuz Kent Meydanı projemiz var. Meydan ile İstanbul yolunu birleştirdiğimizde çok güzel bir proje ortaya çıkacaktır.

Son olarak, sosyal anlamda tarih kültür dediğimizde ne gibi projeler düşünüyorsunuz?

Hanlar Bölgesi, Hisar İçi’ni, Tophane’yi, Pınarbaşı bölgelerimizi kapsayan çok önemli projelerimiz var. Fakat onları aday olduğumda paylaşacağım, şimdilik bende kalsın. Diğer bir sosyal projemiz ise makamdan değil, her yerde olacağız çoğunlukla beni makamda göremeyecekler, halkın arasında belediyeyi yöneten başkan olacağım. Biliyorsunuz; günümüz dijital çağ, herkesin elinde androit telefonlar var, sokakta belediyenin yapması gereken hizmetlerin aksaması durumunda, vatandaşlar yaşanan sorunu fotoğraflayıp bizim oluşturacağımız sisteme atacaklar, en kısa zaman diliminde sorunu çözüp, şikayetçi olan vatandaşımıza bizler fotoğraflayıp geri döneceğiz. Yani bir nevi hızlı bir otomasyon sistemi oluşturacağız.