73.Berlin Film Festivali
Dünyada herkes artık herşeyi ekrandan takip ediyor. Evet herkesin gözü görsel sanatlarda. Bu aralar elimizdeki cep telefon ile haberleri canlı yayından izleyip aynı anda vizyona giren filmleri seyredebiliyoruz.
Ama önemli olan görsel sanatlarda kalite. Kalite kelimesini açıklamak gerekirse; akılcı hikaye doğru kurgu. Her şeyin sahtesi inandırıcı ve güvenli olmuyor, bunun için iyi ve kötüyü ayırmamız gerekir.
Felaketler arasında film yarışmaları da devam ediyor.
Bu sene 73. yapılan Berlin Film festivali, her sene olduğu şubat ayında Dietrich-Platz 1’de bulunan Berlinale Palast’ta başladı.
Bu yıl açılış konuşmasında Ukrayna ile Türkiye ve Suriye’deki depremlerden bahsedilerek başladı. Ukrayna devlet başkanı Zelenski bir canlı bağlantı ile törene katıldı.
Hollywood’tan bir çok oyuncu festivalin konuğu idi. Jüri başkanı Kristen Stewart, Sean Pean, Steven Spielberg, Cate Blanchett birçok Amerikalı oyuncu vardı.
Juri tamamen uluslararası bir ekip vardı. Jürinin diğer üyeleri, aktör Golshifteh Farahani (İran/Fransa), yönetmen ve yazar Valeska Grisebach (Almanya), yönetmen ve senarist Radu Jude (Romanya), kast yönetmeni ve yapımcı Francine Maisler (ABD), yönetmen ve senarist Carla Simón ( İspanya) ve yönetmen ve yapımcı Johnnie To (Hong Kong, Çin).,,,,,,
Berlinale Series Market Selects de yüksek pazar potansiyeline sahip film ve dizi satışları ve sergileri vardı. beş kıtadan toplam 16 başlıkta toplandı.
Berlinale’de 2.800 medya temsilcisi de dahil olmak üzere 132 ülkeden yaklaşık 20.000 akredite profesyonel vardı. Toplamda 320.000 biletli seyirci filmleri izledi. Ben de festivale davet edildim ama özel sorunlardan dolayı gidemedim.
73.Berlinale’de dünya prömiyerini yapan Türk filmi vardı. Burak Çevik’in yönetmenliğini yaptığı “Unutma Biçimleri”, oyuncuları ise bu sene güzel projelerde oynanan başarılı oyuncu Erdem Şenocak ve Nesrin Uçarlar.
73.Berlinale’de Altın Ayı ödülünü Nicolas Philibert’nin yönettiği “Sur l’Adamant” adlı belgesel film ile festival tarihinde ikinci kez bir belgesel altın ayı ödülünün sahibi oldu. Film Paris’te akıl hastanesindeki günlük hayatı konu alıyor. Filmin yönetmeni Nichas Philibert, “Bunun bize çok faydası olacağını düşünüyorum. Film satılabilir, farklı ülkelerde satılabilir. İzleyici sayısı artabilir ve filmin mesajı duyulabilir” dedi.
Bu sene 67 ülkeden 283 film yarışmaya katıldı. Anne Hathaway’in oynadığı “She Came to Me” filmin gösterimine katıldı.
“Gümüş Ayı” ödülünü yani en iyi başrol dalında 8 yaşındaki bir kızı oynayan İspanyol Sofia Otero’ya “20.000 Species of Bees” adlı filmde ki rolü ile verildi. Jüri Büyük Ödülü’ne “Roter Himmel” adlı filmin yönetmeni Christian Petzold layık görüldü. Jüri Özel Ödülü ‘Afire’a, Gümüş Ayı Ödülü ise ‘Bad Living’e gitti.
En iyi belgesel dalında 40 bin avroluk ödülü Meksika’da bir dağ köyündeki hayatı anlatan Tatiana Huezo’nun yönetmenliğin yaptığı “The Echo” aldı.
En iyi senaryo ödülü ‘Müzik’ filmine ve Alman görüntü yönetmeni Helene Lovart ‘Disco Boy’a yaptığı olağanüstü sanatsal katkı nedeniyle Gümüş Ayı’yı kazandı. Berlin doğumlu Türk yönetmen İlker Çatak, Berlin ve Hamburg’da sinema yönetmenliği okuduktan sonra çektiği filmi Panorama adlı bölümde yarıştı.”Das Lehrerzimmer” (Öğretmen Odası) adlı filmi Cicae Art Cinema ve Label Europa Cinemas adlı saygın ödülünü kazandı.
İyi Seyirler…