SUÇ VE SUÇLULAR HAKKINDA

Hukuk kurallarını ihlal etmeye suç ve bunu ihlal edene de suçlu diyoruz. Tasarlayarak işlenen suçla, kazaen işlenen  suçlar bir olmaz. Suç işlemekte toplumsal ve çevresel şartların kötülüğünün rolü vardır. Yoksulluk ve sefaletin, açlığın arttığı toplumlarda suç oranı yükselir. Toplumsal şartları düzeltmeden suçları azaltmak mümkün değildir. Adil olmayan kanunlar vatandaşı suça teşvik eder.

Batılı ülkelerde nedensiz suçlar görülmektedir. Kişi hiç tanımadığı insanları otomatik silahla tarayarak öldürür. En çılgınca hareketleri yapabilir. Bu ruhsal bir hastalıktır. Eğer kişiliği tamamen yok olup çürümemişse suçlu suçundan dolayı vicdan azabı çeker. Bazı suçlar hukuken suç olsa da toplumda suç sayılmıyorsa vicdan azabı düşük olur. Örneğin namus ve töre cinayeti genellikle fazla kınanmaz.

Bazen hiç tahmin edilmeyen kişiler suç işler. Bunlar ekseriya sessiz ve sakin kimselerdir. Yapılan hakaretlere ve aşağılamalara hiç tepki göstermeyen bu kişiler çok ani olarak suç işleyip insanları şaşırtabilir. Ruhunu yaralayan şeyler bilinçaltında birikmiş ve birden yanardağ gibi patlamıştır. Bazı suçlar alışkanlık haline gelir. Örneğin kimi hırsızlar “bu defa yakalanmam” diyerek maharetini ispatlamak için çalar.

Bence insanlar bilmedikleri için suç işlemiyorlar. Herkes doğru ve yanlışı biliyor. Hatta yine kanaatime göre suç işleyenlerin çoğu zekidir. Eğitim seviyesi arttıkça toplumda suç oranı düşmüyor bilakis daha nitelikli suçlar işleniyor. Bankalar soyuluyor, içleri boşaltılıyor, kalp para basılıyor, insanlar dolandırılıyor.  Bunların hepsi zekâ, bilgi ve teknik isteyen şeyler. Eğitim sistemimiz bunu önleyemiyor.

Mahpushaneler suçluları iyileştirmiyor, bazılarını daha kötü hale getiriyor, bilenmiş olarak çıkıyorlar. Hapishanelerin yeniden düzenlenmelidir. Hükümlülerin bir meslek ve sanat öğrenmelerine önem verilmeli. Hapishaneler okul haline getirilmelidir. Hapisten çıktıktan sonra onların topluma intibakı için gerekli şartlar hazırlanmalı, bir daha oraya girmemelidirler. Ceza çekmek bir kefaret olmalıdır.