İzzet Yasar-1

06.12.2021
A+
A-

Star gazetesinde, 05.04.2012’de Enis Batur ile gerçekleştirilen Batur’un: Şiirin gidiş bileti çoktan kesildi, sözünü başlığına taşıyan bir söyleşi yayımlanmıştı.

  1. Hüseyin Kaya’nın yönelttiği sorulara verdiği karşılıklarla şiirin gidişatının sadece Türkiye’de değil, iyi bildiğini iddia ettiği Fransa’da da hayırlara vesile olmadığını, bu durumun aslında yıllardır böyle olduğunu ancak herkesin bu sorunu yıllardır görmezden geldiğini vurgulayan Batur’la gerçekleştirilen bu söyleşide kurduğu cümleler, şimdiye kadar, bir elin birkaç parmağını ancak ilgilendirdi.

Batur’un cümleleriyle ilgilenmeyenler, ya Batur söylediği, ya da Batur’u mürşit olarak konumlandırdıkları için söyleşiyi okuduktan sonra dahi Batur’a olan sarsılması mümkün olmayan güvenleriyle, gündelik pratiklerine kaldıkları yerden devam ettiler. Bir kitaptan kitaplar türeten yaratıcılık etiketli üretkenliğiyle Batur’un “enfilayonistliği”ni iyice kavradıkları için ne söylerse söylesin, bir kıymet-i harbiyesi olmayacağına inanarak söyleşinin bulunduğu bölümü, yemekaltlığı olarak masalarının üzerine yerleştirdiler.

Görüntüye bakıldığında, farklı yerlerde durdukları sanılan bu yorumcular, aslında aynı yerden, yazıdan değil, medyadan ve onun aslında her haliyle asosyal olduğu halde, sosyal olarak tanımlananından nemalandıklarının, nemalanma sayesinde bu tavırlara giriştiklerinin farkında değillerdir. Farkında olamadıkları için de işini işgüzarca halletmeye çalışan bir biletçi edasıyla hareket eden ve arkasında düzinelerce şiir ve şiir üzerine yazılmış kitap bırakan ve bundan sonra da bırakacağa benzeyen Batur’un, iki kollu ahtapotta yerini iyice sağlamlaştırmak adına şiiri ve şiir dolaylarındaki düşüncelerini ayağa düşürdüğünü görememeleri onları bir paydada buluşturmuştur.

İlk şiir kitabını Tuğralar: Lirik Şiirler adını vererek 1973’te, şiir odaklı ilk teorik çalışması, Şiir ve İdeoloji’yi 1979’da yayımlayan, sol tandanslı bir çizgi takip etse de solun monolitik boyutunda ilerlemeyerek, o tarihe kadar sola dahil edilmemiş başlıkları dizelerine taşırken refleksif değil, arka planla hesaplaşan bir tavır takınan, Alternatif Aydın gibi kalburüstü çalışmalara, “Doğu-Batı Sorunu”nun tam ve gerçek anlamda algılanamadığına inanarak imza atarken Octav Mirbeau’dan Erzurumlu İbrahim Hakkı’ya kronolojiyi altüst eden bir köprü kurarken çuvaldızını elinden bir an bile bırakmayan, bir dönem editörlük üstlendiği Yapı Kredi Yayınları’nda,  üzerine ölü toprağı örtülen birçok edebiyatçının ve teorisyenin okurla halleşmesinin yolunu, popülist kadar popüler olanla da arasına sıradağlar yerleştirerek açan Batur’un, kendisiyle gerçekleştirilen söyleşide kurduğu, yeniyetme cahil cesaretinin portresini çizen, refleksif, popüler kadar popülistin de ekmeğine yağı bol miktarda süren cümleler kadar, bu ve benzeri cümleleri umursamadan özümseyen, daha doğrusu özümseme numarası yapan insanların durumunun da sorgulanması gerekmektedir.

Söz konusu insanların bir bölümü Varlık dergisinin Nisan ayındaki sayısında, şiir eleştirisi çatısı altında bir araya gelmiştir. D&R’ların ve Remzi Kitabevi’nin şiir kitaplarına vitrinde yer vermeyeceklerini duyurdukları bir dönemde şiir eleştirisi dosyasının niçin açıldığı yine sorgulanmamıştır.Karşıyaka Belediyesi’nce Homeros’un adını yaşatmak adına, her yıl yayımlanmamış şiir dosyalarına verilen şiir ödülleri bu yıl, şiir eleştirisi alanında verilmiş ve garip bir tesadüf eseri ödülleri, İzmir’le organik bağı olan üç kadın şair almıştır.

Tesadüf eserini vermekte gecikmemiş, İzmir’de ikâmet eden bir şair dergide yayımlanan dosyada, şiirin itibarının sarsılma nedenleri üzerinde yoğunlaşma gereği hissetmeden, popüler ve popülist anlayışın hizmetkârlığına soyunan şiire icazet vererek ödül alan isimlere karşı saygı duruşuna, Şikâyetname gibi yüzyıllar öncesinde kaleme alınan, aradan yıllar geçse de güncelliğini, merkezsiz taşra adına yitirmeyecek olan bir eser üzerine de göz nurunu döken Fuzûlî’nin temsili resmiyle yazısını güya sevimlileştirerek geçmiş ve cümlelerini okuyanlardan da bunu istemiştir.

YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.