BAYRAM DEĞİL SEYRAN DEĞİL, SELMAN BİZİ NİYE ÖPTÜ?

15 Temmuz finansörü, Kaşıkçı cinayeti azmettiricisi, Sedat Peker koruyucusu, FETÖ’ye yakın derken birden kapımızda bitiverdi. Ve Selamünaleyküm dedi. Hayrola ne zaman yakın olduk? Bu işte bir gariplik yokmu?

Yazılarımda Churchill’in söylediği iddia edilen bir söze sürekli atıf yaparım. “Devletlerin dostları yoktur, çıkarları vardır”. Bakın dikkatinizi çekerim. ‘Devletlerin’ der, ‘hükümetlerin’ demez. Devlet ve hükümet ayrımının çokça karıştırıldığı ülkemizde bu söz, izaha muhtaçtır. Yinede altını çizmek isterim. “Hükümet Devlet değildir”.

Peşrevi geçip konuya dönelim:

Ülkemizde etkin bir kesim medya eliyle tüm halk’a nefret ettirilen, Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve Savunma Bakanı Muhammed Bin Selman, geçtiğimiz gün temaslarda bulunmak üzere ülkemize geldi. İyide bu kadar sevilmeyen adam ne oldu da sevilmediği bir ülkeye geldi? Kendini sevdirmek için mi? Cebinde para ile geldiği kesin. Hatta kulağıma üflenen rakamlar çok ciddi meblağlar. Yaralı parmağa bevletmeyeceği de kesin olan Selman ile Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın yaptığı basın açıklamasında, iki ülke arasındaki ilişkilerin 2018 öncesi dönemdeki gibi olması temennileri falan zikredildi. Tabi her görüşme sonrası olduğu gibi siyasi, ekonomik, askeri, güvenlik ve kültürel ilişkiler dahil olmak üzere iki ülke arasındaki ikili ilişkilerde yeni bir iş birliği döneminin başlamasına yönelik ortak kararlılık, karşılık ticaret ve yatırım vurgusu yapıldı.

İşin içerden görünen kısmı bu şekilde. Bir de Dış eksene bakalım:

Sanırım Yemen’de önüne geçemediği İran taarruzu, kapısına dayanmış olacak ki, Selman koşa koşa Türkiye’nin kapısını çaldı. Arabistan geçmişte Katar’a kafa tutarken, Katar’ı Arabistan’ın elinden Türkiye kurtarmıştı. Süreçte Türkiye Katar’a askeri üs kurarak yerleşmiş, bir takım askeri, güvenlik ve ticari anlaşmalar ile Suud’un önünü tıkamıştı. O dönem eski Abd Başkanı Trump, seçimi kaybedip yerine Biden geçince, güvenlik sorunları had safhaya çıkan bir Suud gözlemliyorum. Trump’ın Kral Selman ile küreye el basarken verdiği pozun yanında, daha sonra söylediği şu sözünü hatırlatmak isterim. “Güvenlik istiyorsanız ödeme yapmalısınız”. Öyle görünüyor ki, demek Biden para karşılığı güvenlik sağlamıyor artık.

Görülen bir şey daha varsa, Suriye’de ve Libya’da karşımızda duran Suud, İslam Alemi üzerinde de ağırlığını kaybetti. Yeniden prestij ve itibar kazanması için de Türkiye’ye yakınlaşmak ZORUNDA. Keza Türkiye ile Arabistan arasında hakimiyet kavgası yaşanırken, İran bölgede oluşan boşlukta ciddi bir ilerleme kaydetti. Yemen’de İran’ın destek verdiği gruplar, balistik füze sahibi dahi oldular bu süreçte. Şimdi Suud’un yapması gereken, Türkiye’ye Suriye hava sahasında destek olmak.Bu adım tüm Arap devletlerini Türkiye’ye getirecektir. Umarım kazan-kazan politikasını becerebiliriz.

Selam ve Dua ile…