JMO Güney Marmara Şubesi 6 Şubat nedeniyle toplandı

JMO Güney Marmara Şubesi 6 Şubat nedeniyle toplandı
06.02.2025
A+
A-

Asrın Felaketi’ olarak adlandırılan 6 Şubat depremlerinin 2. yılında TMMOB Jeoloji Mühendisleri Odası Güney Marmara Şubesi tarafından basın toplantısı düzenlendi.

İREM ERBAŞ

Jeoloji Mühendisleri Odası Güney Marmara Şubesi tarafından, 6 Şubat 2023 tarihinde meydana gelen ve 11 ili etkileyen ‘asrın felaketi’ olarak adlandırılan Kahramanmaraş depreminin yıl dönümünde Bursa Akademik Odalar’da basın toplantısı düzenlendi.

“UMURSAMAZLIK NEDENİYLE JEOLOJİK OLAN DEPREM AFETE DÖNÜŞMÜŞTÜR”

Uyarıların dikkate alınmadığını ifade ederek sözlerine başlayan JMO Güney Marmara Şube Başkanı Mehmet Yıldız, 06 Şubat 2023 tarihinde saat 4.17 de Mw: 7.7 büyüklüğünde, dışmerkez üssü Pazarcık olan bir deprem, yaklaşık 9 saat sonra Mw. 7.6 büyüklüğünde dış merkez üssü Ekinözü olan ikinci bir depremin ardından 20 Şubat 2023 tarihinde Hatay’ın Defne ilçesinde Mw: 6.4 büyüklüğünde bir deprem meydana gelmiştir. Birbirini izleyen bu büyük depremlerin üzerinden geçen iki yıl boyunca bölgede farklı büyüklerde on binlerce deprem meydana gelmiş, hala da meydana gelmeye devam etmektedir. Arap levhasının milyonlarca yıldır kuzeye doğru hareket ederek Anadolu levhasını sıkıştırması sonucunda meydana gelen bu depremlerin oluşacağı gerek Odamızın gerekse diğer ilgili bilim insanları ve kurumların uyarıları ile çok önceden ortaya konulmuş olmasına rağmen merkezi ve yerel idareler bu uyarıları dikkate almamış, bu umursamazlıkla şehirler büyümüş, nüfus artmış ve sonuçta doğal bir jeolojik olay olan deprem büyük bir afete dönüşmüştür” dedi.

“İNSAN ODAKLI VE AFET DİRENÇLİ KENTLER’İN OLUŞTURULMASI ACİL İHTİYAÇ”

Yıldız, “Yapılması gerekenler zamana bırakılmış, Odamız’ın uyarılarına rağmen gerekli önlemlerin alınmaması sonucunda 53.537 insanımızın yaşamını yitirmesi ve 107.000’i aşkın vatandaşımızın yaralanmasının önüne geçilememiştir. Ülkemizde her yıl önemli kayıplara neden olan pek çok doğa olayının afete dönüşmesini önlemek için afet riski altındaki alanların sağlıklı ve güvenli yaşam alanları haline getirilmesi, “İnsan Odaklı ve Afet Dirençli Kentlerin” oluşturulması öncelikli ve acil bir ihtiyaçtır. 6 ve 20 Şubat 2023 tarihli depremlerden etkilenen 18 kentimizde, barınma sorununu konteyner kentlerde karşılamak zorunda kalan ve yaşam mücadelesi veren vatandaşlarımız için öncelikle insanca yaşam koşulu ve barınma sorunun çözümü konusunda çalışmalar daha da hızlandırılmadır” açıklamasında bulundu.

“AFET, ACİL DURUM VE İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ BAKANLIĞI’NIN KURULMASI SAĞLANMALIDIR”

Acil bir şekilde “Afet, Acil Durum ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nın” kurulması gerektiğini ifade eden Yıldız, “Ülkemiz tüm gelişmiş dünya ülkelerinde olduğu gibi afet sonrası müdahale ve iyileştirmeye odaklanan yapıdan bir an önce kurtularak afet öncesi tehlike ve risklerinin azaltılması konusuna odaklanmalıdır. Bu amaçla İçişleri Bakanlığı tarafından hazırlıkları yıllardır sürdürülen “Afet Risk Azaltma Kanun Tasarısı” ilgili kişi ve kurumların görüşleri de alınarak zenginleştirilmeli ve hızla yasalaştırılmalıdır” ifadesinde bulundu.

Ege Denizindeki depremler hakkında konuşan Yıldız, “Ülkemizin sadece kara bölgelerinin değil etrafımızdaki denizlerle birlikte üzerinde bulunduğumuz coğrafyanın jeolojik ve tektonik gerçeğini ve karşı karşıya kalabileceğimiz riskleri tüm açıklığı ile bir kez daha ortaya koymaktadır. Bu jeolojik yapı depremlerle birlikte tsunami, volkanik faaliyetler gibi birçok jeolojik kökenli riski bir arada değerlendirmeyi ve kentlerin en kötü afet senaryolarının oluşturulmasını zorunlu kılmaktadır” dedi.

“DOĞA OLAYLARININ AFETE DÖNÜŞMESİ ‘KADER’ DEĞİLDİR”

Yıldız, “Doğa olaylarının afete dönüşmesi “kader” değildir ve toplumsal acıların tekrar tekrar yaşanmaması bizim elimizdedir. Doğa kaynaklı olayların afete dönüşmemesi ve ülkemizde yaşanan acıların tekrarlanmaması için doğa ve teknoloji kaynaklı afet risklerine karşı “etkin bir mevzuat altyapısını, güçlü kurumsal yapılanmayı, afet güvenliğini önceleyen bir ekonomiyi, tedbirleri kararlılıkla uygulayan bir siyaseti ve afet farkındalığı yüksek bir toplumu” oluşturmak ve bu yolda ilerlemek zorundayız. Üzerinde yaşadığımız yerkürede tanık olduğumuz gelişmelere, aklın ve bilimin ışığını yansıtmaya çalışmak temel anlayışımız olmaya devam edecektir” diyerek sözlerini tamamladı.

YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.