Otomobilde en düşük ÖTV dilimi değişti!
Türk otomotiv sanayinde 2024 yılı mart ayıyla birlikte her alanda kan kaybı hızlandı. AB’de lider olunan alanları da birer birer kaybetmeye başladı. 20 yıldır sektör yeni yatırım çekemezken, umutların bağlandığı Çinli otomotiv üreticileri de Türkiye’yi listeden çıkarttılar. Sektör temsilcileri, rekabet gücünün geri kazanılmasının tek yolunun ÖTV sisteminin kademeli olarak azaltılmasında görüyor.
Otomotiv sektöründe geçen hafta düzenlenen basın toplantıları ve yapılan yazılı açıklamalar, sektörün geleceğine yönelik önemli sinyaller verdi. Otomotiv Sanayii Derneği (OSD) Başkanı Cengiz Eroldu, cuma günü Türk otomotiv sanayiinin ilk çeyrek verilerini açıkladı. OSD’nin verilerine göre, bu yılın ilk çeyreğinde toplam araç satışları geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 24 artarken, artışın büyük bölümü ithalattan kaynaklandı. İlk üç ayda ithal otomobil satışlarındaki yüzde 41’lik artışa karşın, yerli otomobil satışlarındaki artış yüzde 19’da kaldı.
Ekonomi Gazetesi’nden Aysel Yücel’in haberine göre, yakın tarihe kadar Türkiye’nin Avrupa liderliğini elinde bulundurduğu hafif ticari araç satışlarını da ithalat sırtladı. İthal hafif ticari araçlarda yüzde 48 artış yaşanırken, yerli araç satışları yüzde 36 daraldı. Böylece iç pazarda ithal araçların payı uzun yılların ardından yeniden yüzde 70’e ulaştı.
OTOMOBİLDE EN DÜŞÜK VERGİ DİLİMİ OLDU
OSD Başkanı Cengiz Eroldu, pazarda yerli payının azalmaya devam ettiğine dikkat çekerek, “Geçen yılın ilk 6 ayında ÖTV’de farklı baremler vardı ve bu yerli üreticilerin lehine bir ortam yaratıyordu. Tüm araçların yüzde 80 ÖTV baremine girmiş olması, geçen yılın ikinci yarısından itibaren yerli payında da bir düşüşe sebep oldu. Geçen sene yüzde 41 olan iç pazardaki yerli payımız, bu sene yüzde 33 seviyelerinde ki, biz Türkiye’de en yüksek 48’lik pazar payının olduğu ayları da gördük” dedi.
SEKTÖR ALARMA GEÇTİ
Türk otomotiv sanayi, ithalatın payındaki artış nedeniyle yıllar sonra ilk kez geçen yıl dış ticaret açığı vermişti. Bu eğilimin 2024 yılında da devam ettiğine dikkat çeken Eroldu, “Geçen yıl sektör toplamında 1 milyar 423 milyon dolarlık, otomobil özelinde ise yaklaşık 6,6 milyar dolarlık dış ticaret açığı vermiştik. Bu yılın ilk 2 aylık rakamlarına baktığımızda özellikle otomobilde 558 milyon dolarlık bir dış ticaret açığıyla karşı karşıyayız. Bunun en önemli sebebi de Çin’den yapılan ithalatın artması. Türkiye’nin bu kadar fazla otomobil ithal eden bir ülke durumuna gelmesi sürdürülebilirlik açısından önemli bir sorun olarak karşımıza çıkıyor” ifadelerini kullandı.
“YABANCIYI ÇEKMEK İÇİN İÇ PAZARI BÜYÜTMEK ŞART”
Cengiz Eroldu, hem yeni yabancı yatırımcı çekmenin hem de iç pazarda yerli payını artırmanın mevcut veri sistemindeki değişikliklerle çözülebileceğine dikkat çekti. Eroldu, şöyle konuştu:“Yabancı markalar bir ülkeye yatırım yaptıklarında, teşviklerden çok iç pazar satış potansiyeline bakıyor. Aslında Türkiye’de büyük de bir satış potansiyeli var. Yüzde 80 ÖTV’nin olduğu yerde bile 1 milyonluk bir pazar var. Kademeli olarak bu vergiler aşağı indirilse bence en büyük teşvik aslında bu olur. Neden Türkiye’ye 20 küsur seneden yeni yatırım gelmiyor, bunu sorgulamamız lazım. Teşviklerimizin olması değil, pazar hacminin yükselmesi yabancı yatırımcıya cezbedecektir.”