İNSANI TANIMAK

İnsan cansız maddelerin incelendiği gibi incelenemez. Tabiat bilimlerini incelemeye yarayan metotlarla insanı tanıyamayız çünkü madde hep aynı şekilde kalmaktadır, insan ise bir anı bir anına benzemez. Devamlı değişmekte ve kendini yeniden oluşturmaktadır. İnsanı tanımak için kuvvetli sezgilere sahip olmak lazımdır.
İnsanı çeşitli durumlar içinde yoksullukta ve bollukta, başarılı ve başarısız olduğunda, rahat içinde iken güçlükle karşı karşıya iken onu gözlemlemeliyiz. Bir tek hareketine bakarak insanı tanıyamayız. Özellikle insan menfaat paylaşılırken anlaşılır.Alışverişte, komşulukta, uzun bir beraberlikte onu tanırsınız. Elinde güç ve kudret, imkân ve fırsat varken kötülük yapıp yapmadığına bakın.
Ancak tanıyarak insanları etkilemek mümkündür. İnsanları tanımadan onlara bir şey söylememeli. Çok doğru ve gerçek şeyler söyleseniz bile onların yanında kıymeti olmayabilir. Yerinde ve zamanında söylenen söz etkilidir. Herkesin seviyesine göre konuşmalı. Bize doğru gelen şeyin başkalarına da doğru geleceğini sanmamalıyız. Henüz hazır olmayanlara derin gerçekler söylenemez.