“PARLAMENTER SİSTEMİ GETİRMEK İSTİYORUZ”

“PARLAMENTER SİSTEMİ  GETİRMEK İSTİYORUZ”
01.03.2023
A+
A-

ESRA KURAK CAN/ÖZEL HABER

Kent Bursa Gazetesi ekibini makamında ağırlayan Gelecek Partisi Bursa İl Başkanı Alpaslan Yıldız, gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Millet İttifakı’nın ortaklarından Gelecek Partisi’nin Bursa İl Başkanı Alpaslan Yıldız’la makamında bir araya geldik. Kent Bursa Gazetesi Yazı İşleri Müdürü Hıdırcan Kaya ve Esra Kurak Can’ın sorularına cevap veren Yıldız, gündeme dair önemli açıklamalarda bulundu. Bu yıl üçüncü yaşını kutlayan Gelecek Partisi’nin, seçimlerle beraber dördüncü yılında TBMM’de grubu olan bir parti olmayı arzuladıklarını belirten Başkan Yıldız şunları kaydetti: “Tabii ki Gelecek Partisi’nin kuruluş amacı Türkiye’de ehliyetli ve liyakatli kadroların işbaşına gelmesi. Genel anlamda şu an Türkiye’de maalesef birçok kurum, kuruluş, hatta siyasi yelpazenin içerisinde belli noktalarda ehliyetli olmayan kadrolarla yönetiliyoruz. Dolayısıyla bu da ekonomiden politikaya, Milli Eğitim’den sanayiye, tarıma kadar esnaf politikalarına kadar, emeklilerle ilgili sürece kadar yani her kesimi ilgilendiren bir sorun yumağı oluşturmuş durumdadır. Bizim önceliğimiz ehliyetli ve liyakatli kadroların işbaşına gelmesini sağlamak istiyoruz. Bakın ülkemizde şu an insan kaynağı da var. Yeraltı kaynakları da var. Yer üstü kaynakları da… Ülkemiz zengin bir ülke aslında. Fakat bu kaynaklar doğru kullanılmazsa bir anlam ifade etmiyor. Yani kontrolsüz güç, güç değildir. O nedenle ehliyet ve liyakatin önemi burada çok büyük. Bir diğer konu biz demokrasiden yanayız. Hukukun üstünlüğünden yanayız. Adalet kavramı olmazsa olmazımızdır. Bu kavramların siyasete yerleşmesi lazım ve bu kavramların tartışılmaması lazım. Biz maalesef şu an bu kavramlar üzerinde kamuoyunda sürekli tartışılan ve sürekli eleştirilen bir siyasi süreçler yaşıyoruz. Bu bakımdan da önemli bir süreç.

SİSTEM ELEŞTİRİSİ

Yine ana hedeflerimizden bir tanesi de Türkiye’de şu an uygulanan yönetim şekli yani başkanlık modeli dediğimiz aslında tam anlamıyla bir başkanlık sistemi. Biz bu sistemin de değişmesini arzu ediyoruz. Tabii ki bunun için milletimizin teveccühü ve anayasayı değiştirecek çoğunlukta bir milletvekili, mecliste milletvekili sayısına ulaşılması gerekiyor ve bunu sağladığımızda da güçlendirilmiş parlamenter sistem modeli adını verdiğimiz sistemin yani daha demokratik, daha hukukun üstünlüğü, kuvvetler ayrılığı ilkelerinin tam olarak yer bulduğu bir sistem. Biz bu sistemi, güçlendirilmiş parlamenter sistemi bir an önce Türkiye’ye getirmek istiyoruz. Tabii ki bunun için 360 milletvekili sayısı mecliste veya referandum ihtiyacı olmadan 400 ve üstü milletvekili sayısına ulaşmamız durumunda bu sistemi hayata geçirebiliriz. O zaman işler daha kolay olacak. Çünkü istişare mekanizması, kurumlar arası bir iş birliği gibi konular önem arz ediyor. Bunları arzu eden bir siyasi partiyiz.

“HİÇBİR PARTİNİN TEK BAŞINA GÜCÜ YOK”

Şu an mevcut önümüzdeki tabloya baktığımızda Türkiye’de şu an hiçbir siyasi partinin tek başına güçlendirilmiş parlamenter sistemini değiştirebilme oy oranına sahip olmadığını görüyoruz. Hani hiçbir siyasi parti isimler üzerinde durmayın. Şuan iktidar partisi de dahil olmak üzere hiçbir siyasi parti tek başına yeterli meclis çoğunluğunu almayı ve hatta referandum ya da anayasa değişikliği yapabilmeyi sağlayacak bir çoğunluğa sahip olamıyor. Dolayısıyla bu da şu an içinde bulunduğumuz başkanlık sistemi dediğimiz modelden kaynaklanan yani elli artı bir modelinden kaynaklanan bir zorluk. Yani düşünebiliyor musunuz? Yani sizin bunları yapabilmeniz için 50 +1 sistemde bir oy oranına ulaşmanız lazım. Bu da çok zor. Bu da zaten ister istemez iş birliklerini, ittifakları getiriyor. İktidar partisi de ittifak halindedir. Eğer bu ittifak yapmamış olsa yeterli çoğunluğu sağlayamayacak. O nedenle biz burada Cumhuriyet Halk Partisi, İYİ Parti, Gelecek Partisi, Deva Partisi, Demokrat Parti, Saadet Partisi’nden oluşan altı siyasi partinin genel başkanları bu süreci yönetmek için bir araya geldiler bir yıl kadar önce ve denildi ki Türkiye’nin ortak sorunları, ortak paydasında buluşabiliriz. Ortak sorunların çözümünde buluşabiliriz. Evet, siyasi görüşlerimiz farklı olabilir. Ama söz konusu milletimizse ortak meselelerin çözümünde neden uzlaşmayalım? Ve nihayet bu konuda çalışma başlatıldı. Yaklaşık 10 toplantı yapıldı. Her ay bir genel başkanın parti genel başkanının sahipliğinde çok verimli geçen toplantılar yapıldı ve bu toplantıların sonucunda önce güçlendirilmiş parlamenter sistem modeliyle ilgili iş birliği protokolü sağlandı ve imza altına alındı. Yani bu konuda altı parti de hemfikir. Sonra 84 maddelik bir anayasa değişikliği paketimiz hazırlandı. Yine bu masa tarafından. Bu konuda da ortak bir protokol metniyle imza altına alındı. Sonra yine en son ortak mutabakat metni altında bir iki hafta önce yayınlanan 9 ana başlık, 74 madde 2300 konu başlığından oluşan bir ortak mutabakat metni yayınladık. Bu da yine altı partinin imzasıyla çıktı. Yani ortada çok güzel işler yapıldı. Yani biz iktidara gelirsek bu ülkeyi nasıl yöneteceğimizin cevapları var orada.

SANDIK GÜVENLİĞİ

Sandığa sahip çıkmamız gerekiyor. Seçim sandıkta kazanılır diye bir söz var. O bakımdan bu altı siyasi parti aynı zamanda seçim güvenliği adına seçim güvenliği protokolü de imzaladılar. Bu da Türk siyasi tarihinde aslında ilklerden bir tanesidir. Yani altı siyasi parti seçimlerde sandıklarda birlikte koordineli çalışma protokol hazırlamış olduk. Dolayısıyla bizim oylarımıza bu siyasi partilerin diğer herhangi bir siyasi partinin temsilcisi de sahip çıkacağı gibi biz de onların oylarına sahip çıkacağız. Yani bizim demokrasi anlayışımız vatandaşımızın teveccühüne saygı duymaktan geçer. Biz saygı duymak zorundayız. O yüzden bu seçim güvenliği, iş birliği protokolü de olmak üzere şu an çok önemli mesafeler alındı. Dolayısıyla seçime hazırız. Bu konuda seçim takvimini bekliyoruz. 14 Mayıs gibi bir süreç dillendirildi Sayın Cumhurbaşkanı tarafından ama biliyorsunuz resmiyet kazanmadı henüz.

AHMET DAVUTOĞLU’NUN BABALA TV’YE KATILMASI

Bakış açısı o programlardan sonra bayağı bir değişti. Bu da şunu gösteriyor aslında. Bizim toplumumuz fark edip yani farkındalık oluşunca bazı şeyleri herhalde daha dikkatle takip etmeye başlıyor. O program 7 buçuk milyona yakın izlenmeye ulaştı şu an. Yanılmıyorsam Babala TV’deki bugüne kadar çekilmiş en uzun çekim. Yani bu kadar uzun çekimde bizim genel başkanımızın performansı müthiş. Bu kadar yoğun temposu içerisinde orada 10 saat, 11 saat çekimdesiniz. Düşünebiliyor musunuz? Bir de sabah Fox TV programı vardı. Orada da programa gittik. Yani genel başkanımızın enerjisi bize de etki ediyor ister istemez. Yani genel başkanımız böyle olursa bizim zaten kum gibi olmamız lazım. Çaremiz yok. Demokratik bir ortamda her şey sordu bütün gençlerimiz. Sorulamayan bir soru oldu mu? Her şey soruldu ve her soruya da genel başkan büyük bir içtenlikle cevap verdi.”

YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.