Kalp yetmezliğinin 6 kritik belirtisi

Tüm dünyada artış gösteren kalp yetmezliği, önemli bir endişe kaynağı haline geldi. Zayıflamış bir kalp, diğer organlara yeterli kanı ulaştıramaz ve bu da kalp yetmezliği belirtilerine yol açar.

İleri kalp yetmezliği, tedavilerin ve belirti yönetimlerinin artık uygulanamadığı ölümcül durumdur. Kalp yetmezliği ilerleyici bir durum olduğundan ve zamanla kötüleştiğinden, belirtileri ve bunlara neyin neden olduğunu anlamak, erken teşhis edebilmek ve böylece ilerlemesini önlemek önemlidir.

KALP YETMEZLİĞİNİN 6 KRİTİK BELİRTİSİ

İlerlemiş kalp yetmezliğinin en yaygın belirtilerinden bazıları şunlardır:

Nefes Darlığı

Nefes darlığı en yaygın belirtilerden biridir ve herhangi bir fiziksel aktivite, dinlenme ve hatta uyku sırasında nefesin kesilme noktasına gelmesine yol açar. Aniden ortaya çıkar ve kişi özellikle düz yatmakta zorluk çeker. Sonuç olarak, uzanırken vücudun üst kısmında bir tür desteğe ihtiyaç duyulabilir ve hatta endişeli, yorgun ve huzursuz hissederek uyanılabilir.

Dispnenin (nefes darlığı) ortaya çıkmasının nedeni, kanın akciğerlerden kalbe geri dönmesinden sorumlu damarlar olan pulmoner damarlarda kanın birikmeye başlamasıdır. Kalp kan akışına ayak uyduramadığında ve sıvının akciğerlere sızmasına neden olduğunda meydana çıkar.

Kalıcı Öksürük veya Hırıltı

Kalıcı öksürük veya hırıltı, zaman zaman beyaz veya pembe kanlı mukus üreten, ileri kalp yetmezliğinin başka bir belirtisidir. Bu belirti, akciğerlerde sıvı biriktiğinde ortaya çıkar.

Yorgunluk ve Halsizlik

Gün içinde yaşanılan ve geçmeyen yorgunluk ve halsizlik, günlük işleri verimli bir şekilde yapmayı çok zorlaştırabilir ve kişinin herhangi bir fiziksel aktivite yapmadan sürekli bitkin hissetmesine neden olabilir.

Bu belirti, kalp vücudun gereksinimlerini karşılayacak kadar kan pompalayamadığında ortaya çıkar. Böyle bir durumda vücut, kan akışını uzuvlardaki kaslar dahil daha az hayati organlardan uzaklaştırarak kalp ve beyin gibi diğer hayati organlara gönderir.

Ödem

Ödem, vücut dokularında aşırı sıvı birikmesidir ve ayak, ayak bilekleri, bacaklar veya karın gibi bölgelerde şişmeye neden olabilir. Ayrıca kalp yetmezliği riskini daha da artıran obeziteye yol açabilir.

Kanın pompalanması normal hızından daha yavaş olduğunda, kalbe geri dönmeye başlar ve dokularda sıvı birikmesine neden olur. Sonuç olarak, böbrekler iyi işlev göremez ve dokularda sıvı tutulmasının bir başka nedeni olan sodyum birikimine neden olur.

Mide Bulantısı ve İştahsızlık

Kronikleşebilen iştahsızlık, kalp yetmezliğinin bir başka belirtisidir ve mide bulantılarını ortaya çıkarabilir. Sindirim sistemi, hazımsızlık sorununa yol açan gerekenden daha az kan aldığında bu belirti ortaya çıkar.

Artan Kalp Hızı veya Kalp Çarpıntısı

Kalbin normal hızından daha hızlı attığı hissedilebilir. Zaman zaman aniden ortaya çıkan çarpıntılar da kalp yetmezliğine işaret edebilir. Kalp, kanı gerektiği gibi pompalayamadığı için vücudun ihtiyaçlarını karşılamak için daha hızlı atmaya başlar.

ERKEN TEŞHİS ÖNEMLİ

Kalp yetmezliği ilerleyici bir hastalık olduğundan, gözetimsiz bırakılırsa daha da kötüleşebilir ve ileri kalp yetmezliğine yol açabilir. Böyle bir durumda kalp zayıflar ve tedavi daha karmaşık hale gelir. Bu nedenle erken dönemde bu belirtilere dikkat edilerek tedaviler aranması önemlidir.

Bu belirtilerin göz ardı edilmesi, gelecekte ölümcül sonuçlara yol açabilir. Bunların dışında sağlıklı bir yaşam tarzı ve yeterli ve dengeli bir diyet takip etmek önemlidir.

Kalp yetmezliği riskini en aza indirebilmek için şu ipuçlarını uygulayabilirsiniz:

– Alkollü içecek ve sigara içmeyin.

– Düzenli, orta derecede fiziksel egzersiz yapın (hafif bir yürüyüş en iyisidir).

– Aşırı tuzlu yiyecekler yemeyin. Tuz vücutta daha fazla sıvı tuttuğu için tansiyonu arttırır. Kalp yetmezliği bacaklarda, ayaklarda ve akciğerlerde ödem oluşturabileceğinden yemekle birlikte tuz tüketirseniz ödem daha da artacak ve kalp daha fazla iş yapmak zorunda kalacaktır.

– Kilonuzu koruyun veya fazla kilonuz varsa kilo verin.

– Tansiyonunuzu yakından izleyin.

– Sağlıklı beslenin. Sebzeler, meyveler, balıklar açısından zengin ve az doymuş yağ içeren dengeli bir diyet izleyin. Testlerinizin sonuçlarına bağlı olarak, bazı yiyecek türlerini azaltmanız önerilebilir.

– Diyabet ve hipertansiyon gibi sahip olduğunuz diğer kronik hastalıkların düzenli kontrolünü yaptırın.