Muazzez Tahsin Berkand Yeşilçam’da- 4
Annesinin değil, kendi dünyasının izini sürerken annesini de unutmayan bir kızın gönül maceralarını anlatan eserin kamera arkasındaki kadrosu, üzerinde durulan diğer uyarlamadan farklı değildir.
Kamera önünde; Hülya Koçyiğit, Murat Soydan, Avni Dilligil ve Gülistan Güzey gibi isimleri bir araya getiren ve yüzeysellikten yine kurtulamayan bu eserden sonra, Bir Genç Kızın Romanı, uyarlama bulvarında gezintiye çıkarılmıştır.
Ailesinin kim olduğunu bilmeden büyüyen müzisyen bir kızın amcasının oğluna önce kin, daha sonra sevgi ve aşk beslemesini anlatan bu eser Safa Önal tarafından 1971 yılında uyarlanmıştır.
Senaryosunu da Önal’ın yazdığı, yapımcılığını Berker İnanoğlu’nun üstlendiği, görüntü yönetmenliğine Nejat Okçugil’in imza attığı bu uyarlamada; Türkân Şoray, Ediz Hun, Salih Güney, Gülistan Güzey gibi isimler oynamışlardır.
Bir müzisyene odaklansa da, müzisyenler ve müzik hakkında bilgi verme derdiyle yanıp tutuşmayan bu eserden sonra, Yeşilçam Sokağı’na adım atan eser Aşk Fırtınası’dır.
Biri, maddi bakımdan zenginliğini gönlüne yansıtmayan, diğeri onun taban tabana zıddı olan iki kız arasındaki çatışmaları odağına alan eser, senaryosunu Sefa Önal’la yazan Halit Refiğ tarafından, 1972 yılında uyarlanmıştır.
Yine İnanoğlu’nun finanse ettiği, Çetin Tunca’nın görüntü yönetmeni olarak çalıştığı bu uyarlamada; Kartal Tibet’le Bahar Erdeniz başrolleri paylaşmışlardır. Nazan Adalı, Süleyman Turan ve Muzaffer Tema da uyarlamada performanslarını sergileyen diğer isimlerdir.
Bu eserden sonra, başka bir Berkand eseri uyarlama muhterislerinin ağına takılmamıştır.
Görüldüğü üzere melodramatikkurguyu Güzide Sabri Aygün ve Güzide Sabri’yle aynı yörüngede ilerleyen Kerime Nadir gibi derine inerek işleyen eserler kaleme almasa da, Berkand, melodramdan nasiplenmekten uzak durmamıştır.
Berkand, çaresiz kalmış karakterlerin imdadına yazar karakterlerini çağırmasıyla da farklı bir yerde durmaktadır.
Eserlerinden uyarlanan sinema filmlerinde; Şoray, Koçyiğit, Akın gibi kadın; Tibet, Hun, Güney gibi erkek oyuncuların sıklıkla başrolde oynamaları dolayısıyla, Berkand’ın söyleminin diğer isimlere benzediğinin vurgulayanlar, Nejat Saydam gibi melodramatik kurgudan taviz vermeyen bir yönetmenin eserlerin çoğunu çektiği hakikatini es geçmişlerdir. Saydam’ın, Orhan Kemal gibi melodramatik kurgudan uzak bir yazarı, bu alana, Hanımın Çiftliği’ni uyarlayarak çektiği unutulmamalıdır.
Eserlerinde ayrıntılara inmeyen Muazzez Tahsin Berkand, bu fiile okuma alışkanlığının çoğalması için imza attığını sıklıkla vurgulamıştır. Bu cümle, bünyesinde samimiyet barındırdığı için tartışmaya kapalıdır.
Bugünün, aslında eserlerinin kurgusu, Berkand’ın eserlerinden farksız olduğu hâlde, farklı cümleler kurduklarını iddia eden ve bu iddianın ardından okuma alışkanlığının azlığına üzüldüklerini dile getiren isimlerin tavırları ise tartışmaya her daim açıktır çünkü onları, Berkand’ın kurduğuna benzer samimi cümleler kurdurmayacak, samimiyetlerini de belirleyen sektörleri vardır. Oysa Berkand, sektörüyle değil, sadece kendisiyle var olmuş bir yazar olduğu için samimi davranma zorunluluğunu hissetmiştir.
Onun diğer eserlerini uyarlamayı düşünenlerin, samimi cümlelerini kulaklarına küpe olarak takmaları gerekmektedir. Aksi hâlde, söylemi bulanıklaştırılacak olan Muazzez Tahsin Berkand, berraklığın kıyısına onun gibi yanaşamayanlarla bir arada anılmaya devam edecektir.