Hayallerin gerçeğe dönüşebilme ihtimali; TUA

Okul hayatım başladığında Uzay’a ve gökyüzüne karşı inanılmaz bir merakım vardı. Bu merak, lise yıllarına kadar devam etti. Üniversite sınavına girmeden önce seçeceğim mesleklerden bir tanesi de Astronomi ve uzay bilimleri fakültesi olacaktı. Lise yıllarında hayatımda iki şey çok ilgimi çekmişti. Birincisi Uzay ve gökyüzü ikincisi ise tiyatroydu.

Tiyatro için çok hevesli olmam, hobi olarak başlayıp çeşitli mecralarda sahnelerde tiyatro yapmamdan dolayı hevesimi az buçuk almamı sağlıyordu. Uzay ile ilgili merakım ancak okulda yapılan uzay, UFO’lar, farklı gezegenlerde yaşamın olup olmadığı ile ilgili çeşitli münazaralar ve o konularla ilgili kitapları okumanın dışına çıkamıyordu.

Bende üniversite sınavında uzay ile ilgili bölümü seçmeyi kafaya koymuştum. Aile büyükleri ve akademik çevremle yaptığımız istişareler sonunda bende o zamanki Türkiye şartlarının ortaya çıkardığı duruma yenik düştüm. Üniversiteyi bitirip bir an önce iş bulacağım bölümü seçmemin daha doğrusu olacağına karar verildi.

Türkiye de doksanlar da Astronomi ve uzay bilimleri ile ilgili bölümü bitirsen bile Pazar da limon veya simit satmaktan başka pek işe yaramayacağını bölümün sadece tabelası olacağı iş alanının imkânsıza yakın olduğu telkinleri sıkça yapıldı. Yurt dışına da çıkamayacağımıza göre astronomi bölümü hayallerimde kalan bir bölüm olmaktan öteye gidemedi.

O dönemde hemen iş bulabileceğim bir alana yöneldim. Bir yandan da tiyatroya devam ettim. Sonrasında okulunu bitirdiğim işimi bir kenara bırakıp, tiyatro sinema alanına yöneldim. Yöneldiğim alanın okulunu da bitirdim. Ve gördüm ki tiyatro ve sinemada ister astronot ister bilim adamı veya ne olmak istersem onu olabiliyordum. Bu da benim hayallerimi yaşamamı sağlıyordu.

Bugün yaptığım işten pişman olmadıysam eğer, her işi yapabildiğim ve geçici de olsa her meslek sahibinin duygularını tadabildiğim, oyunculuk sayesinde olmuştur.

Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın geçenlerde açıkladığı TUA (Türkiye Uzay Ajansı) uzay programı beni çocukluğumda hayallerini kurduğumu uzay çalışmaları içerisinde yer alma fikrini hatırlattığı için inanılmaz heyecanlandırdı. Birçok kişi bu programı destekledi bazıları hayal olarak niteledi. Ama unutulmamalı ki her şey hayalle başlar.

Böyle bir çalışmanın yakın vade sayılabilecek bir program dâhilinde hayata geçirilecek yol haritasının yapılmasını daha doksanlarda arzulayan biri olarak ne kadar önemli olduğu unutulmamalıdır.

Bir ülkenin vizyonunu ve misyonunu gösteren en önemli gösterge ortaya koyduğu hedeftir. Büyük bir hızla dünyanın en büyük ülkeleri arasında yerimizi almaya başlamışken açıklanan uzay programı ile de adeta bunu perçinlemiş oluyoruz. Son yıllarda yapılan milli savunma hamleleri ile yapamazsınız dedikleri ihalar, sihalar ile dünyanın en iyi iha ve siha üreticisi konumuna geldik. Elektrikli araç, uçak gemisi ve daha birçok alanda atılım içerisine girdi.

Cumhurbaşkanımız ülkemizin çıtasını bu kadar yukarı çektiğine göre sanatsal işlerle iştigal eden bizler de sanatsal çalışmalar kapsamında milli insan yetiştirerek bu alanda dünya ile yarışır bir tiyatro, sinema eserleri ortaya koyarak çıtayı en yukarıya çekmeliyiz. Ama önce küçümseyerek, gereksiz eleştirerek değil hayal ederek başlayıp, çok çalışarak o hedefe odaklanmalıyız.