LİBYA’DA DEĞİŞİM
Libya, Doğu Akdeniz’deki üssümüz ve bölgenin en stratejik noktalarından biri. Libya ile yaptığımız ‘Deniz Yetki ve Kıta Sahanlığı Anlaşması’ile Doğu Akdeniz’de tarihi bir başarıyı da yakalamış olduk. Eski Ulusal Mutabakat Hükümeti lideri Serrac, önce askeri olarak desteklenerek terörist Hafter ve çetesine karşı ayakta kalması sağlandı, sonra da maddi olarak desteklenerek (daha çok ticari) ekonominin çökmemesi için çaba sarf edildi. Bununla birlikte, Libya ile imzalanan Askerî Eğitim, İş Birliği ve Danışmanlık Anlaşması kapsamında Türk Silahlı Kuvvetleri, Libya Silahlı Kuvvetlerine eğitim vermeye de devam ediyor. Şimdi ise Libya’da yeni bir dönem başlıyor.
Cenevre’de düzenlenen Libya Siyasi Diyalog Forumu’nda, Ülkeyi seçimlere götürecek geçici hükümet belirlendi. Tarih olarak da 24 Aralık 2021 belirlendi. Libya’da geçici yönetimin Başkanlığına Muhammed Menfi, Başbakanlığa ise Abdulhamid Dibeybe seçildi. Başbakanlığa seçilen Abdulhamid Dibeybe, Libya Kalkınma ve Yatırım Şirketi’nin yönetim kurulu başkanı. Muhammed Yunus en-Menfi ise Doğu Libya’daki el-Manfa kabilesine mensup.
Yunanistan, eski büyükelçisi olan ve 2019’un sonunda Ulusal Mutabakat Hükümeti’nin (UMH) Türkiye ile deniz sınırı çizmek için bir anlaşma imzalaması nedeniyle Menfi’yi, sınır dışı etme kararı almıştı. İki isimde Türkiye’ye yakınlıkları ile biliniyor. Devletimiz dış politikada yaptığı kulis çalışmalarında başarılı olmuş ve istediği kişileri başa getirmiştir. Sürekli bahsettiğim “dış politikada tarih yazdığımız” gerçeğinin en büyük göstergelerinden biri de bu olsa gerek.
Libya bizim için, batıl olan batılı güçlerin merhametine bırakılamayacak kadar önemli bir noktadır. Mesela Fransa lideri Macron’un Türkiye rahatsızlığı bundan kaynaklanmaktadır. Herhangi bir konuda zaten anlaşamadığımız Fransa’yı, Libya Siyasi Diyalog forumunda da saf dışı etmiş bulunuyoruz. Yakında Macron’un Türkiye ile yakınlaşma isteği ile ilgili farklı bir çıkış yapmasını bekliyorum. Fransız medyasından La Tribune de haberi, ‘Katar ve Türkiye’nin güçlü iş birliği içinde Suriye ve Libya’da barışçıl bir çözüm bulmak için aralıksız çaba gösterdiğine inanılıyor’ şeklinde duyurdu.
Cumhurbaşkanı sayın Erdoğan’da yeni seçilen liderleri arayıp ilk tebrik eden lider oldu. Dış İşleri Bakanlığı ise yayınladığı yazı ile duyduğumuz memnuniyeti dile getirdi. Libya’ya yine her alanda destek olacağımızı da belirtti.
Libya’da hayatın normale dönmeye başladığı da gelen haberler arasında. Libya, Doğu Akdeniz’deki etkinliğimiz ve Batı Akdeniz’e bağlantımızdır. Açıklamalar ile gündemde olan Almanya Eski Başbakanı Gerhard Schröder: “Avrupa Birliği istesin veya istemesin, Türkiye Doğu Akdeniz’dehâkim güç ve artık Yeni Dünya Düzeni’nin bir parçası olduğunu kabul etmek zorunda” diyerek, teorilerimizde bizi haklı çıkarmaktadır. Bu bağlamda, Libya konusunda attığımız doğru adım, sadece Libya özelinde değildir. Kuzey Afrika’nın da anahtarıdır. Devam eden süreç, bize, Mısır’dan Fas’a kadar olan hat için söz hakkı ve faaliyet alanı sağlamaktadır. Orta ve Güney Afrika’ya olan bağlantımız içinde hayati önem arz etmektedir. Zaten Türkiye, Nijer, Sudan, Çad ve Etiyopya’da da aktif siyasetin içinde bulunmakta, ürettiğimiz projeler ile adeta dinamo görevi görmektedir.
Tarih bize, Türkiye’nin girdiği her coğrafyada barış, adalet ve huzuru tesis ettiğini her zaman göstermiştir. Libya’daki bu gelişmeler ile de tarihsel misyonumuzu ve vizyonumuzu yerine getirdiğimizi göstermiş ve tarihe altın harflerle yazmış olduk. Devam edecek olan süreçte Libya’da güven ortamı hızla yükselecektir.
Ve yeni BaşbakanAbdulHamid Dibeybe’den ilk açıklama geldi;
‘Türkiye müttefikimiz, dostumuz ve kardeşimizdir. Türkiye gerçek bir ortak’
‘Türkiye ve Libya arasında ekonomide büyük iş birlikleri olacağını düşünüyoruz’